Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

Aysun Aysun

Üye
  • Content Count

    3
  • Joined

  • Last visited

Posts posted by Aysun Aysun


  1. Siz ahirete, vasiyetiniz internetten sevdiklerinize

     

    DİLEK GÜRAY

    Artık vasiyetler de sanal ortamda saklanıyor ve vefatınızın ardından istediğiniz kişilere ulaştırılıyor. Ölümü hatırlama anlamında ilk başta garip bir duygu uyandıran evasiyet.com sitesinin ciddi müdavimlerinin yanında dalga geçen gençler de yok değil.

    Hatırlarsanız, bundan tam beş yıl önce Zincirlikuyu Mezarlığı’nın girişindeki ‘Her nefis ölümü tadacaktır’ yazısı medya dünyasında epey tartışmalara yol açmıştı. Birçok gazeteci ve köşe yazarı yetkililerden “İnsanlara neden ölümü hatırlatıyorsunuz?” diyerek yazının kaldırılmasını istemişlerdi. Şimdi medya dünyasının hedefi haline gelecek ikinci bir adres oluştu: evasiyet.com… Zira bu siteye girenler ölümü mezarlık ziyaretlerinden daha çok hatırlıyor. evasiyet.com, öldükten sonra geride bıraktıklarınızın yüzüne karşı söyleyemediğiniz her şeyi yazıp saklayabileceğiniz imkânlar sağlıyor. Siteye her girdiğinizde ve site yöneticilerinin her ay gönderdikleri maile “hayattayım” butonunu işaretlediğinizde yaşadığınız anlaşılıyor. Üç ay üst üste gönderilen maillere cevap gelmezse site “Haber alınamıyor.” diyerek vasiyetinizi yayınlıyor. Ancak açık açık herkesin görebileceği şekilde yayınlanmıyor tabii ki. Sadece sizin istediğiniz kişilere iletiliyor vasiyetiniz.

     

    Siteye kayıt olmak ve vasiyet yazmak ücretsiz. Ancak vasiyetinizi kayda almak için üye olmanız şart. Site kurulalı henüz bir buçuk ay olmasına rağmen ziyaretçi sayısı 50 bini çoktan geçmiş durumda. Kayıtlı üye sayısı binin üzerinde; ancak vasiyet bırakanların sayısı da henüz 71. Sitenin yöneticisi ve kurucusu Hamdi Ekmen 26 yaşında, 14 yaşından beri bilgisayar programcılığı ile uğraşan pırıl pırıl bir delikanlı. Üsküdar Şemsipaşa Kütüphanesi’nde gazete okurken tam dört sayfa ayrılan bir ölüm ilanına aklı takılmış. Geride kalanlara acaba ne bırakabilirim, diye düşünürken bu kez de Karacaahmet Mezarlığı’ndaki mezar taşlarının yanında bulmuş kendini. ‘Kimse mezar taşına yazılacak yazıyı kendisi belirlememiş, hep yakınları yazmıştır.’ diye aklından geçirip kolları sıvamış ve birkaç gün içinde evasiyet.com’u hazırlamış. Bir buçuk aylık bu bebeğin kısa zamanda büyümesi ve dikkatleri üzerinde toplaması Ekmen’i oldukça şaşırtmış. Ekmen’e göre vasiyetini yazan kişiler geride bıraktıklarına duygusal metinler yazabileceği gibi aynı zamanda mezarının nerede olmasını, nasıl bir cenaze töreni istediğini kayıt altına alıyor, mezar taşına yazılacakları kendisi belirleyebiliyor.

     

    Aslında ölüm üzerine konuşamadığımız pek çok şeyi üyeler rahatlıkla konuşabiliyor. Ama şu bir gerçek ki; vasiyetini yazanlar genelde morali bozuk, hasta, kendini ölüme yakın hisseden, psikolojisi bozuk ya da yaşlı insanlar. İnsanlar sitede vasiyetlerini istediği gibi yazabiliyor, değiştirebiliyor, annesine, babasına, eşine, çocuğuna ayrı ayrı sayfa oluşturabiliyor ya da silebiliyor.

     

    İşin en ilginç yanı, siteyi ciddiye alan üyelerin yanında “Trilyon hesabımdaki 2 YTL’yi arkadaşıma” ya da “Bilgisayarımı yan komşuma” gibi hafiften dalga geçenler var (bunlar genelde gençler). Ancak Ekmen’e göre, site geyik olsun ya da insanlar dalga geçsin diye kurulmadı. Tam tersine, sitenin amacı, insanlara ölümü hatırlatmak ve yaşamın kıymetini göstermek. Sitede ailesine, eşine vasiyet yazanların yanı sıra hamileyken doğmamış bebeğine duygularını yazan anneler, arkadaşına kırgınlığını dile getiren mektuplar da bulunuyor ve istedikleri zaman sevdiklerine ulaştırılıyor.

     

    evasiyet.com’da her şey vasiyetten ibaret değil. Sitede ölümle ilgili yazılar, şiirler, ünlü düşünürlerin görüşleri ve ölüm haberleri de yayımlanıyor. İlerleyen zaman diliminde belki inanmayacaksınız ama ölüm ilanları da yayımlanacak, hatta taziyeler bile.

     

     

     

     

    --------------------------------------------------------------------------------

     

     

    Siteye gelen ilginç tepkiler

     

    “Bugün de ölmedim gözüm”

     

    “Vasiyetimin hukuki geçerliliği var mıdır?”

     

    “Ne bu yaaa? Zaten panik atak hastasıyım. Tez elden gidecem heraldee.”

     

    “Ölen ölür kalan sağlar bizimdir “

     

    “Kefen paramı size yollamak istiyorum, öldüğüm zaman aileme iletebilir misiniz?”

     

    “Vasiyet mi o da ne?”

     

    “Ben hiç ölmiycem, çılgın bir bilim adamı olup ölümsüzlüğü keşfedicem, sonra da kimseye tarifini vermiycem.”

     

    “Ölek de gurtulak.”

     

    “Ee sanal mezarlık nerde, ben kendime yer seçmek istiyom.”

     

    “Yok ya, yapamıycam bunu, cesaretim yok.”

     

    “Mezarımı derin kazın.”

     

     

     

     

    --------------------------------------------------------------------------------

     

     

    Vasiyet yazanların önsözleri

     

     

    “20 yaşında olmama rağmen ölümün aslında hiç uzak olmadığını anladığım ve bu hayatta bazı şeyleri gerçekleştiremeden ölürsem eğer ruhumun huzura kavuşamayacağından korktuğum için bunu yazmaktayım...” (Alperen Kırkıl)

     

     

    “Bunu yazmamın asıl sebebi yaşarken söyleyemediklerimi en azından şu anda bu vesileyle duymandır. Düşünemeyeceğin kadar sevdim seni. Belki duygularımı ifade etmekte pek marifetli değildim. Belki de böyle davranmaya hiç fırsatım olmadı. Bilmiyorum.. Ama bildiğim bir şey varsa yaşadım ve öldüm. Ve yaşadığım sürede seninle evli kaldığım için büyük bir mutluluk ve huzurla yaşadım. Seni her zaman sevecek olan eşin...” (Ali Fuat Eker)

     

     

    “Ahhh ahhh valla 55-60 yıl arası bana kâfi diyorum. 2008’deyiz desek, ben 21 yaşındayım, hakkımı tam kullanıp 60 yaşında olsam 2047’den önce bu yazıyı okuyorsanız muhtemelen bir kaza ya da istenmeyen bir sebepten ötürü tam doyamamışım yeryüzüne demektir...” (Sezer Soycan)

     

     

    “28 yaşındayım, ama bu yarın ölmeyeceğim anlamına gelmiyor ki, en azından bu dünyada beni sevenlere ve benim sevdiklerime ömür boyu hatırlayabilcekleri bir yazı yazmak istedim. Bir gün ölürsem ve birileri bu satırları okursa, unutmayın her canlı ölümü tadacak, onun için üzülmeyin...” (Duygu Başar)

     

     

    “Vasiyetimi hazırlarken düşünüyorum da acaba geride bıraktıklarım beni unutacaklar mı? Öldükten sonra mezarımı ziyaret edecekler mi? Kur’an okuyacaklar mı veya ‘Bu benim babamdı, bir cuma gidip mezarını ziyaret edek’ diyecekler mi? İnşallah hayırlı evlat olurlar ve ziyaretime gelirler...” (Abdurrahim Dızman)

    Sayı:

×
×
  • Create New...