Eşref Bey 58 Report post Posted May 15, 2011 Seccaden kumlardı.../ Devirlerden, diyarlardan/Gelip göklerde buluşan / Ezanların vardı!.. diye başlar Arif Nihat Asyanın Naat adlı şiiri ve ben bu şiiri ne zaman okusam her seferinde ürperirim. Türk şiirinde yazılmış en güzel naatlerden biridir benim için. Bu şiir için böyle düşünürüm ya yine de bazı sebeplerden dolayı da ısınamazdım Arif Nihat Asyaya. Belki de onu sahiplenen insanlarla ilgili bir şeydi belki... Net olarak isimlendiremiyorum şimdi ama bildiğim, bu hali yaşayan tek ben değildim. Arif Nihat Asya neymiş meğer! Bir bakan, bir müdür Tek parti iktidarının her şeye muktedir olduğu yıllardan bir yıldır 1943. Hasan Ali Yücel, kendilerini ısıtan, milleti üşüten Batı penceresini ülkeye açan Millî Eğitim Bakanıdır. Valinin bile devlet demek olduğu, devletinse her şeyi yaptığı yıllar yani. Cumali Ünaldı Hasannebioğlunun anlatımıyla olay şöyle cereyan eder: Hasan Ali Yücel, kudretli Millî Eğitim Bakanıdır. Yolu Malatyaya düşmüştür. Hazır Malatyaya gelmişken, adını duyduğu bir lise müdürünü teftiş etmek ister ve haber gönderir lise müdürüne. Müdür, Arif Nihat Asyadır. Yıl 1943, aylardan mart, yollar çamur Lise müdürü, aldığı emir gereğince bisikletine atlar ve Bakanın yanına gider. Yollar çamurdur, çamur şairin paçalarına bulaşmıştır. Paçaların neden çamur?! Yolculuk biter, Lise Müdürü Bakanın yanına çıkartılır. Müdürün sırtında bir pardösü vardır, elleri pardösüsünün cebindedir. Bakan, yanında şehrin valisi ve diğer bürokratlarla beraber elleri cebinde karşısında duran Müdürü tahkir etmek amacıyla sorar: -Paçaların neden çamur? İçinde şiir fırtınaları kopan şair-müdür, ellerini cebinden çıkarmadan ve hiç sarsılmadan şöyle der: -Benim paçalarım neden sizin ağzınızda?! Bu cevaptan sonra kendisine ne dendiğini anlayan Hasan Ali Yücel o gün Arif Nihad'ı görevden alır. Fikri Özçelikçi şaire rahmet dileyerek yazdı Kaynak: dünyabizim.com Share this post Link to post Share on other sites
penaltiyitacaatanayarsiz 19 Report post Posted May 16, 2011 Hasan Ali’ye uzay mekiği çarpsa, onu bu kadar acıtmazdı herhalde. Share this post Link to post Share on other sites