Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
yazanel

Mevlana Müspet İlimle De İlgilendi

Recommended Posts

.

.

.

.

MEVLÂNÂ’NIN AZ BİLİNEN BİR YÖNÜ: MEVLÂNÂ MÜSPET İLİMLE DE İLGİLENDİ

 

 

Mevlânâ Celaleddin Rumî sadece dinî ilimlerle değil aynı zamanda müspet ilimlerle de ilgilenmiş, eserlerine de bu durum yansıtılmış- Onun özellikle Mesnevi adlı eserinde bahsettiği mevzular arasında Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönmesi, atom gibi konuları sayabiliriz. Mevlânâ, Mesnevi’sinde Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönmesi ile ilgili şunları söyler:

 

Dolap gibi dönüp duran gökten kıyas tut. Onun dönmesi nedendir?

 

... Ey gök, ne vakte dek yerin etrafında dönüp duracaksın?

 

... Bu gökyüzü de elinde olmaksızın dönüp durmada.”

 

Yine Mesnevi’de yer alan bazı beyitlerde günümüzün bilim adamlarını dahi şaşırtacak biçimde atmosferi bir yumurtanın beyazına, dünyayı ise bu yumurtanın sarısına benzetmekte, dünyanın uzayda boşlukta durduğuna işaret etmekte, ayrıca mıknatıs ve kehribar örneğini vererek yer çekiminin varlığına değinmektedir.

 

Mevlânâ’nın değindiği bir diğer konu da atomdur. Mevlânâ atom için “zerre” kelimesini kullanarak henüz yakın zamanda keşfedilen “atom, atomun yapısı ve atomun patlaması”na gönderme yapmaktadır. Mevlânâ’nın zerrenin (atomun) içindeki güneşin (atom çekirdeğinin) “patlaması hâlinde her tarafın yerle bir olacağından bahsetmesi” ve bu çekirdeği de “kuzu postuna bürünmüş aslan”a benzetmesi oldukça ilgi çekicidir.

.

.

.

.

.

Share this post


Link to post
Share on other sites

sende sağol hz insan. Allah'ın varlıığının her noktadan ispatı açısından müsbet ilimler zaten artık en güçlü deliller hükmünde. Ve bu yüzden işe ilmi noktadan ufak bir giriş yapmak da iyi olur düşüncesi ile (ilim anlatmadım ama) ilmi bilen ama onun bildiğini bilmeyenlerin çok olduğunu düşündüğüm için ve de bildirmek için Mevlana'dan ufak bir kesit sundum.

Share this post


Link to post
Share on other sites

İlim, ona tapılmadığı takdirde, insanı erdirecek, tefekkür bakımından destekleyecek ve mutlak hakikate ulaştıracak bir vesile haline gelir. Zaten insan Allah'ın halifeliği vazifesinden dolayı yeri de donatmakla mes'uldür. Yaradılış gayemiz budur... Yalnız aracı amaç haline getirmek çağımız insanının sıklıkla düştüğü bir hata olarak karşımıza çıkıyor malesef. Fazla uzatmayacağım şimdilik. Bu husustaki görüşlerimi Evrim Teorisi ve Fuzuli başlıklı konularda detaylı bir şekilde dile getirmiştim, linkleri verip kaçıyorum.

Share this post


Link to post
Share on other sites
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...