KURT 0 Report post Posted April 13, 2007 Atsız Hoca'nın Geri Gelen Mektup adlı güzel bir şiiri var. O şiirindeki iki dize şöyle: Vur şanlı silahınla,gönül mülkü düzelsin; Sen öldürüyorken de,vururken de güzelsin! Üstadın "Güzel" şiirinde rastladığım birkaç dize bana o şiiri hatırlattı. Güzel Allahım, senden ne gelecekse gelsin; Sen ki, rahmetinle de kahrınla da güzelsin." ACABA ARALARINDA BİR ETKİLENME SÖZ KONUSU MUDUR? Share this post Link to post Share on other sites
cihat 28 Report post Posted April 13, 2007 bana kalırsa etkilenme had safhadadır. Fakat Üstad ile Atsız arasında değil, ikisinin ayrı ayrı Allah ile aralarında olan bir etkileşim. Share this post Link to post Share on other sites
Guest TaneR Report post Posted April 13, 2007 Cihat kardeşime katılıyorum.Hece vezbi hece sayısı bu farklılıklar bir etkilenmeyi göz önüne seriyor..Paylaşımınız için tesk ederiz. Share this post Link to post Share on other sites
NFK-Fan 285 Report post Posted April 13, 2007 Selamlar, Kafiyenin tutturulması faktörü göz önünde bulundurulursa ikisinin birbirinden etkilendiğini söylemek pek mümkün gibi görünmüyor. Bence bu şartlar altında bu kadar benzerlik tabiidir. Zaten şöyle genel bir bakış attığımızda fikirdeki ayrılığın sanat anlayışına da bir ölçüde yansıdığı görülecektir. Saygı ve selamlarımla Share this post Link to post Share on other sites
hafakan 195 Report post Posted April 13, 2007 üstad nihal atsızdan değilde, o belki üstadın sihirli kaleminin tesiri altında kalmış olablir. Share this post Link to post Share on other sites
KURT 0 Report post Posted April 17, 2007 kim kimden etkilendi tartışmasını gereksiz buluyorum. zira iki şairin de seveni çoktur. kaldı ki ben iki şairimizi de severek okurum. ama etkilenmenin olmadığını iddia eden gerekçenizi pek açıklayıcı bulmadım. bir kardeşimiz ikisinin de ayrı ayrı Allah ile olan etkileşimidir demiş ve bir dostumuz da bu fikre katılmış. böyle bir şeyi nasıl iddia edebiliriz? bu fikrinize temel teşkil edecek bir fikriniz var mı? bence bunu bilemeyiz. ben kafiyesini hecesini didik didik etmedim, sadece kulağımın hissettiğini belirttim. bence bir etkilenme söz konusu. tabi ki hece sayısı vs. hepsi aynı olacak diye bir şey yok. öyle olsa etkilenmeden ziyade "taklit" olurdu zaten. kaldı ki iki şairimiz de "taklit"e ihtiyacı olmayan şairlerdir. benim fikrim kim kimden etkilendi bilmiyorum, ama farkında olmadan bir etkileniş söz konusu. fikirlerini paylaşan değerli kardeşlerimize teşekkür ediyorum. saygılarımla... Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted April 17, 2007 Üstad, Allahtan gelen her şeye kabul mertebesinde olmak gerektiğini anlatıyor.. Atsız'ın şiirinde ise bir insana aşırı övgü dizeleri var. Şekil olarak bir benzerlik var gibi görünse de aslında o da yok. Üstad, tezatlık kullanırken; Atsız, eş anlamlı kelimeler kullanmış: "Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin" Şahsi görüşüm, Atsız, Üstadın şiirindeki şekilden etkilenerek bu dizeyi yazmış olabilir yahut hiç bir etkilenme yoktur da sadece kendi kaleminden çıkan bir şekildir bu. Share this post Link to post Share on other sites
NFK-Fan 285 Report post Posted April 18, 2007 Selamlar, Reyhan arkadaşımızın vurguladığı noktayı gözden kaçırmışım. Cümle şeklinde de bir benzerlik yok aslında, ifadede benzerlik var. Fakat bu benzerlik Türkçe'nin sınırları içerisinde tesadüfen meydana gelmesi pek de imkan dışı olmayan bir durum. Elde yeterince veri yok, şiir dalında bolca eser vermiş olan üstadın bir mısrasının başka birisinin oluşturmuş olduğu mısraya kullanılan kelimeler yönüyle benzemesi gayet normal, biliyoruz ki Türkçe'de araştırılsa birbirine benzeyen mısralar barındıran onlarca şiir göstermek mümkün olur. Bu arada üstadın şiiri yazış yılı 1977, yani bu tarihte Atsız bir ölüydü. Etkilenmenin üstad cephesinde gerçekleşeceğini düşünmek gerekir ki bu durumda, tezi bence başlı başına komikleştirir. Üstadla Atsız'ın edebiyatını karşılaştırmak ve etkilenenin NFK olduğunu söylemek... Bence yenilir yutulur değil... Hele hele elde birer mısradan başka bir şey yokken... İlla da bir etkileşim kabul edilecekse bunun vurgulanmaya değer olmadığı da bu şartlar altında ortaya çıkıyor. Saygı ve selamlarımla Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted April 18, 2007 Bu arada üstadın şiiri yazış yılı 1977, yani bu tarihte Atsız bir ölüydü. :) Bu bilgiden sonra şahsi görüşüm olarak diyebilirim ki, iki şiir de iki farklı dünyaya aittir ve ne zarf ne de mazruf olarak birbirlerine kokusu dahi sinmemiştir. Share this post Link to post Share on other sites
BDG 76 Report post Posted April 18, 2007 ACABA ARALARINDA BİR ETKİLENME SÖZ KONUSU MUDUR? bu tür bahislerde aralarında etkilenmeden bahsetmemiz zaten imkansızdır.Ama açıldı böyle bir mevzu o zaman söylenenlerin yanına bir de şunu diyelim. üstadımın şiiri bile "tenezzül meselesi" gördüğünüzü bilmiş kabul ediyorum( ver cüceye onun olsun şairlik...) ve kendisinin şiiri bile tenezzül meselesi görürken ve kendisinin efendi hz dışında kimseyi beğenmediğini( beğenmemek diyince üstadımızın gururlu kibirli biri olduğu anlaşılmasın, bu tür anlamalara gerekli açıklamalar sitemizde zaten var, merak eden arkadaşlarımız sitemizde bulabilir ve okuyabilir ) de hatırlatırsam( inş yanlış hatırlamıyorum) üstadımızın kesinlikle etkilenmediğini ifade etmiş sayılırız .Aynı keza atsız da üstadımızdan etkilenerek böyle birşeyi yazmış değildir.Zira yazılış tarihleri bunların en büyük ispatıdır. :) Elhasıl, atsızın etkilenmesi imkansız :) çünkü tarihler ispattır bu konuda; üstadımın etkilenme mevzusu ise muhal kere muhal, komik kere komik olabilecek birşeydir...Yani kimsenin birbirinden etkilenmişliği yoktur... Share this post Link to post Share on other sites
Guest TaneR Report post Posted April 18, 2007 Selamlar... Zahiren bir benzerlik göze çarpsada mana ve ruh olarak birbirinden oldukca farklı dizeler.Herşeyden evvel atsız iflah olmaz bir milliyetçidir...Arapça kökenli olduğu için ayşe, osman gibi isimlere muhalefet eden atsız türk kökenli isimlere son derece rağbet göstermiştir.Nuh tufanını reddeden,İslam'ın türklere katkısı olmadığını iddia eden atsız ile üstadın bu ikiliklerdeki benzerleği sadece kalıp yönünden olabilir. Ama mana benzerliği olarak asla...Üstadın bu ikiliği ile İbrahim hakkı (r.a) l "Lütfunda hoş kahrında hoş" mısrası arasında benzerlik kurulabilir.Üstadın ümmetçi atsızın katı milliyetçi olması zaten anlayışları arasında ki farkı bariz biçimde ortaya koymaktadır.Bu tür zorlama bir benzerlik kurma çabası koyu milliyetçilerin üstad gibi dev bir dava ve fikir adamını kendi saflarında gösterme çabasından başka birşey değil.Üstad bir islam mücahididir ve atsızla kıyas kabul etmez. Share this post Link to post Share on other sites
yazanel 5 Report post Posted April 18, 2007 sayın arkadaşlarım mevzumuz ufak bir soruyu merak eden arkadaşımıza yardım etmekdir. Yoksa o mecrayı delip de oraya buraya laf atmak, üstadı kullanmaya çalışıyorlar demek, veya işi gücü bırakıp atsızın nasıl birisi olduğunu paylaşmak, arkadaşımızın soruş sebebi aslen bilmeden onu rencide edici ifadeler kullanmak değildir. Ayrıca şunu unutmamak lazımdır: Üstadımızı milliyetçi değilmiş gibi bir çabaya yönlendirmek yanlış. Share this post Link to post Share on other sites
BDG 76 Report post Posted April 18, 2007 Üstadımın dokuz temel prensibinden birisi milliyetçiliktir. Ve sınırı Allah'ın çizdiği sınırdır. Yani İslam sınırlarındaki sınırsız milliyetçiliktir. Bu yüzden millitetçiliği yanlış gibi göstermek..olmaz! Sınırı belli bize ise o sınırın içinde yaşamak düşer. Ve yazanel kardeşimin söylediği,mesajların mevzumuzun dışına taşan bir mecra taşıması ise huzurumuzu kaçırabilecek niteliğe kadar dayandı. ki üstadımla gerçek ülkücülerin arasının nasıl olduğu bilinmektedir. Formumuzda bulabilirsiniz, bu yüzden üstadımızı,gerçek ülkücülerin kendi saflarına çekmeye çalıştığı fikride doğru değildir. Konunun fazla polemiklere yol açmaması için konuyu kitliyorum... Share this post Link to post Share on other sites