Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
AfşıN BeY

Bu Kez Üstad'ı Hedef Seçtiler..

Recommended Posts

Aydınlık dergisi Üstad Necip Fazıl Kısakürek'i hedef aldı

 

İşçi Partisi'nin yayın organı Aydınlık dergisi bu seferde Necip Fazıl Kısakürek'i hedef seçti.

 

Kısakürek hakkında akıl almaz iftiralarda bulunan Aydınlık, Üstad'ı bölücülükle suçladı. Derginin bu haftaki sayısında "Tayyip-Gül'ün Hocası Necip Fazıl/Amerikancılığı Üstadlarından Öğrendiler" başlıklı bir habere yer verildi. Haberde Kısakürek'in Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün düşünce yapısının oluşmasında önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çekildi. Kısakürek'in Amerikancı olmakla suçlandığı haberde "Necip Fazıl, Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı emperyalist kışkırtmalar ve desteklerle sahnelenen bölücü kalkışmalara Amerika'nın gözüyle baktı." denildi. Necip Fazıl'ın Atatürk düşmanlığı yaptığını da iddia eden Aydınlık'ta şu ifadelere yer verildi:

 

"Necip Fazıl hidayete erdikten sonra Kemalist devrime, onun bütün kurum ve kuruluşlarına düşman kesilmiştir. Hatta 'Yurtta barış, dünyada barış' sözünü bile korkaklık olarak nitelemiş, alay etmiştir. Atatürk'e ve devrimlerine her fırsatta dil uzatmıştır."

 

07.05.2007 Zaman

Share this post


Link to post
Share on other sites

üstada dil uzatan köpek hırlasın ve zırlasın

mezarda köpeklere ziyafet hazırlasın.

Share this post


Link to post
Share on other sites

milleti karanlığa sürükleyen bu "aydınlık" zımbırtısı ne yaptığını bilmiyor,eceli gelmiş olmalı..bela okurdum ama belaya yazık olur

Share this post


Link to post
Share on other sites

Aydınlık dergisi karanlıklar içindeki bir fikiri yapının kara deliği vazifesini görmektedir.en ufak bir hakikati bu karanlıklar içine gömmek istemektedirler. onlar ancak 'sinek küçüktür ama miğde bulandırır' cümlesindeki pis sineği teşkil ederler. ama temizlik güzel şeydir. göz önünde ne sinek ne leş olmamalıdır.tertemiz bir anadolu çoğrfyası trtemiz bir turan ve içinde içi, dışı berrak su gibi iyi, güzel huylu ilayıkelimetullahı yaşayan kişilerden olmak nasip olsun inşaallah

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamlar,

 

Şu sinek-pislik temsili gerçekten mükemmel gitmiş, beyninize sağlık.

 

Komünist tabanlı dönmedolap partisinin kaale alınacak bir yönü olduğundan dolayı değil de, üstadın şahsiyetindeki kıymetten ötürü kısaca yazmak iktiza ediyor, hoş ortada cevap verilmeye değecek tarzdan birşeyler yok ama...

 

Amerikancılık klişesi başta... Sanki Üstad her yönden Amerika'ya teslimiyeti öngörmüş gibi, dış politikada takip edilecek denge siyasetinin gereği olarak diğer güçlerin karşısında yaklaşılması gerektiğini belirttiği Amerika tarafını tutma politikasını, "cı, ci" takısıyla bütünleştirip düpedüz bir ideoloji haline getirmeye kalkmak ne sefil bir anlayışsızlık, bönlük, art niyetlilik, haşa huzurdan hayvaniliktir? Bu anlayışa göre kemmiyet nazarından zaman hiçbir şey ifade etmez, zerre mesafe kat etmez ve değiştirici özelliğe sahip değildir (Halbuki kendilerine sorsanız tam tersini iddia ederek suratınıza suratınıza bağırırlar); bugün zararlı olan bir hareket ezelden beri aynı özelliği göstermektedir ve bugün takibi yanlış olacak bir siyasetin takibi geçmişte de, hangi şartlar içinde olursa olsun kabul edilemez. Bönlüğün böylesine pes doğrusu, ağızları iki metre açık bırakacak derecede bir saçmalama... Günün şartlarında Amerika politikasından yana olmak bizim gibi zayıf bir ülke için (kimse masal anlatmaasın, bal gibi de zayıftık) elzemdi. Bugün dahi Amerikanın bazı politikalarını desteklemek, genel bir temayül göstermek kesinlikle kabul edilebilir olmasa da, bazı faydalara sahip olabilir. Hadisat, şerait iyi etüd edildikten sonra rota bazı meselelerde Amerika yönünde de tayin edilebilir. Geniş bir perspektif içerisinde, atılacak adımların sonuçlarını her açıdan değerlendirerek neticeye bakmalı...

 

"Emperyalist kışkırtmalar ve desteklerle sahnelenen bölücü 'kalkışma'lar"a İP zihniyetindeki kişilerin Rusya açısından baktığı bedihi. Onlara karşı sergilenen her aksülameli Amerika tarafını tutmak olarak yargılamaları bu zavallı insancıklar için hiç de şaşırtıcı değil. Kendilerine gösterilen tepkinin isabetinden, zaten baştan çürük bir ipliğe tutunmuş olmalarından ve yobazlıkları sebebiyle fikirlerini değiştiremediklerinden dolayı olayları yorumlayamıyorlar. İnsanın içini burkacak bir acıma hissi uyandırıyor bu halleri.

 

Şu kemalist devrim klişesi üzerinden birisine sataşma rezaletinin modası hala geçmedi mi Allah aşkına? Üstadın Kemalizm'e, İnönü'ye ve Atatürk'e yaklaşımlarını akl-ı selim ile kendi eserlerinden okuyup onun bu düşüncelerinde haklı olup olmadığını objektif bir biçimde düşünerek belirlemeye çalışmalı. Aksi takdirde kavramları putlaştırmış ve kaba softa-ham yobazın günümüz temsilciliğini üzerinize almış bulunursunuz. Bir düşünceye ve onun desteklendirilişine, temellendirilişine değil de klişe kavramlara odaklanır, karşınızdakileri de bunlara göre etiketlemeye kalkarsanız hiçbir yere varamazsınız. Bkz: Şekil A...

 

Saygı ve selamlarımla

Share this post


Link to post
Share on other sites

İnancı İslam olmayan hep kaybeder. Bu çapulcu, cıfıtlar gibi. Bunları yeryüzü bile kabul etmiyor, ne insan olarak ne de ideolojileri olarak. Şurada burada zorlamalarla, katliamlar yaparak bilmem kaç yıl hayat sürdüler. Şimdide ideollerinin bir halta yaramaması ile birlikte günlük, basit fikirlerle, çapulcu zihniyetine sarılarak, gerektiğinde onu, bunu kullanarak yaptıkları saldırılar olur.Olacak da. Bunlara gülüp geçmek lazım. ( ama kaale almamak değil. Zira bu bedbin, hodbin,leim insanların insandan aşağı hareketleri herzaman olabilir! Tedbir iktiza eder bu yüzden)

Üstada laf atmaları ancak kendilerine dönen bir harekettir. Bu yüzden pek hesaba almaya değmez. Kendileri hakaret ettiklerinde kendilerini alçaltıyorlar :) daha üstadın bir kitabını bile okumadan ahkam kesenlerden çok birşey beklememek lazımdır. ( bunların yüzünden bizim de kalitemiz düşüyor :) en iyisi son noktayı koymak. )

Share this post


Link to post
Share on other sites

Adı üstünde söylüyorlar üstad hidayete erdikten sonra diye keşke kendileridi ermeyi başarabilseler Rabbim nasip etsin inşallh.

Share this post


Link to post
Share on other sites

"Amerkanci!!!"

Tam tersini soylemeliydiler: "(ABD) Necip Fazil'ci!"

 

Adamlarin kurmaya calistiklari ama ellerine yuzlerine bulastirdiklari BOP, Ustadimizin BASYUCELIK DEVLETI'nden aparma degil mi?!

 

Hurmetler...

 

M

Share this post


Link to post
Share on other sites

süleymanname'de süleyman demireli hicvetmek için :

kuzum senin neren anadollu'dur?

Türk'e amerikan püskürtülüsün.

tabirini kullanan bir yüce kişilik amerikancı olabilir mi?

 

 

aydınlık dergisine tepkimizi koymalıyız. ben sevgili yöneticimizden rica ediyorum. sitemiz adına tepkimizi iletirse sevinirim. hatta belkide bu işin yankısı uyandırılmalı. başka gazetelere başvurup; N-F-K.COM'DAN aYDINLIK DERGİSİNE SERT CEVAP şeklinde bir başlık altında cevap verebiliriz. Böylece üstada dil uzatacak olanlar büyük doğu gençliğini karşılarına almaları gerekeceklerini anlarlar.

Share this post


Link to post
Share on other sites

sefillik bunların ki haddini bilmezlik ama köpekler havladı diye güneş hiç kararır mı ? bizim güneşimiz hep parlayacak köpeklerde havlayacak bizde güneşe yürürken köpekler ardımızdan bakacak...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Aydınlık'ı hepinize şiddetle tavsiye ediyorum. Bahsi geçen yayını okurken sandalyeden tepe taklak düşmüşlüğüm vardır. Güldürür. Bunu okuyan insan da "yahu bunlar ne kadar da çok şey biliyorlar, acaba hangi gizli servislerle alakaları var" demekten alamaz kendini.

 

Aynı derginin çok çok çok eski sayılarını karşılaştırmalı okursanız eğlenceniz katlanacaktır çünkü PKK terörünü geçmiş yıllarda olumlayan bir yayımın bugün Türk faşizmi yapması Bush'un danslarından daha komiktir. Türkiye'de ırkçılığın adresi sağ değil sol olmuştur. Bakınız MHP bile ödün veriyorken Aydınlık ve Türk solu gibi yayınlar bir türlü Türk ırkçılığından vazgeçemiyorlar. Geçtiğimiz yıl "Kürtlerden alışveriş yapmayın" gibi bir makale okuduğumu hatırlıyorum. Sanırım Türk solu dergisindeydi. Buyrun solun farklı coğrafyalarda sahip olduğu farklı tanımları siz düşünün. Türkiye'de bir muhafazakar özgürlüklerden yana olursa liboş yaftasıyla ödüllendirilirken bir solcu ırkçılığı karşısında "ulusalcı" kimliğine layık görülüyor. Ah sol ne menem bir şeymişsin sen. Fransa kralı bilememiş ki, bir yanına kralcıları diğer yanına muhalifleri oturtmuş. Diz hepsini karşına da faşistin de, hümanistin de adı sağda da solda da bir olsun.

 

Bu İP çilerin hayal dünyası da geniştir. Amerikan ittifakından bir çırpıda vazgeçip, Çin'e, İran'a ve hatta Türk birliğine inanırlar. Bazıları İran, Rusya ve Türkiye ittifakı gibi garip fikirler bile atabilir ortaya. Bunların beyni Türk savunma sanayiinin Amerikaya endeksli olduğuna, AB nin güneydoğuda etkin rol oynamasına basmaz. Sanırlar ki Rusya bize bedava silah dağıtacak. Sanırlar ki AB ile ilişkileri koparmış bir Türkiye'de güneydoğu şimdiki haliyle seyredecek. Dedik ya efendim okuyun okuyun gülün.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Hakikaten at izi it izine karıştı birader... Ortalık toz-duman.. Yahu bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Sol acaip girişimlerde bulunuyor. İnsan neyi savunduğunu şaşırıyor yahu.. Ama insanı kahreden, solun milleti şaşkına çevirmesi de değil... İnsanı deliye çeviren, muhafazakar olduğunu iddia eden yeni yetme salakların saçma sapan çarpık çurpuk anlayışları... Yahu bir 'Ülkücü' nasıl olur da Ergenekoncu sayılırız diyebilir?

 

Acib bir hal azizim. İnsanlara ne olduklarını unuturuyor bunlar. Hayrolsun bakalım...

Share this post


Link to post
Share on other sites

×
×
  • Create New...