Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 5, 2011 Eyvallah kıymetli kardeşim... Hamiyetli nazarınız için müteşekkirim... Bu sessiz sitenin surur bahşeden yüzü olduğunuzu beyan ederim... En kalbi mukabelemle amin der, esenlik dileklerimle niyaz eylerim efendim... Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 5, 2011 Bir ah u zar içinde dem alınan hal ve ne izmihlal! Bu öyle bir intizar ki bir şems de olsa Ne acı bir yara ki amberi aşkın koksa Zevkler ki ruhumu gafletimle kuşatsa Hicran şarkılar ki âlemi cihanı çınlatsa Bir kahrın demi ki hayatı sil baş yapsa Hazır un kıdem bassa sine efkâr kussa Kuşlar aşiyanı için kanatlarını çırpmasa Yapraklar ki dallarında tutuklu kalsa da Yağmur damlaları tenimi unut’a salsa da Toprak reddi kabul yapsa hali basmasa Geceler arzı kâinat senfonisini haykırsa Zerreyi hayat ki mütemadiyen ağlasa da Sen halim için mahzun olma kahrım sana Sevdan yolunda kaybolsam da sen acıma Sen ki bensiz bir hayatı nevi şahsınla yaşa Kokun ki hecelerle kimseleri dahi kuşatma Sana mahkûm bırakma acılarla da katlama Hali insanlığından sıyırma divanede yapma Nihayetinde biliyorsun ki o dahi nefeslik can Ruz-ı aşkın da mahrumiyet ki sendedir o kan Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 5, 2011 Firkatine ram oldum,umudunla haşroldum! Kimi zaman suskun kaldım Sadece hasretin yudumuyla yol aldım, kalbime nazar edeni andım Fecrin kuşatan vecdiyle nasıl ağladım,kalbimin sahibine adandım ve kandım Yar dedikçe, figanım nüksettikçe,boynum çaresiz büküldükçe malik olana sığındım Ne cezbeden halin esiriyim Ne sevdayı karartan bir mananın hastasıyım,hangi dirilişin niyazındayım İnşiraha muhtaç bir kalple nasıl vuslatı anayım,ecrin feyziyle aşkına ulaşayım Nasıl bir aklın,nizama kadir olmayan nefsi hastalıkların ki sadrından kurtulayım Arif ne söyler,aşkı tarif eder Ruhunu yakmayan bir lahzadan nasıl söz eder, ar içinde kime iltica eyler Mecnun niye boynunu büker, bir lokma ekmeği neyler, o aşk kalbine evet, yeter Melülleşen hissiyat, çaresiz kalan nefs-i maslahat elhak ruhuna aşkın vecdini eker Nasıl taklidin sulbunda yaşayayım Ruhumu bahşedene, akıl ve irade verene, merak ettiren Hakka imanla varayım İdrake ulaşmayan,hesabı gale almayan, lahzanın didarında yol almayanı anayım Bahtın teslimiyetinde,nasibin telakkisinde, tercihin her cümlesinde aşksız kalayım Çürümeye amade tenimi ne sanayım Aldatmayı, insanlıktan çıkmayı, nefsin sefilliğinde solumayı nasıl bırakmalıyım Benlik kafesinden, tekebbürün kepaze eden illetinden bu ahvalimle nasıl sığınayım Utanmayı unutmuş, edebi ruhunda yaşatmayı anlamaış bir kalbi ben ne yapayım Yar derken, kendimden geçerken İrademden vazgeçmeyi yeğlerken,lafazan mı olayım,”ne derler”lemi” yol alayım Hırsın nasıl bir hissiyatın tezahürüdür, asabiyetin neden halinde ki çaresizliğindir Mütemadiyen yargıç olman, olur olmaz zan içinde bulunmanı ise nasıl anlayayım Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Demet Keskin 27 Report post Posted July 5, 2011 Eyvallah kıymetli kardeşim... Hamiyetli nazarınız için müteşekkirim... Bu sessiz sitenin surur bahşeden yüzü olduğunuzu beyan ederim... En kalbi mukabelemle amin der, esenlik dileklerimle niyaz eylerim efendim... teşekkür ederim ahiret kardeşim güzel iltifatlarınıza.Bazen dile getirmek istiyorum duygularımı.Saygılar sunarım. Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 6, 2011 İsabetli olur kanaatindeyim... Yoksa paylaşmanın ne kadar kıymet-i harbiyesi olacak... Eyvallah.:) Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 6, 2011 Mülkü yaratan,kalbinin firkatiyle ağlayan! Anlamadan olmuyor Her doğum sancılı başlıyor,merak o an niye baştan çıkartıyor Sabır feryad ediyor, kanaaat cefa içinde kıvranıyor, can içinde can ağlıyor Hangi muştular ki senin ruhuna aşkın nazarıyla haz veriyor ve itminan eyliyor İnanmak kolay mı Yanmadan nar’ı anlamanın bir imkanı var mı,derdin gammı Çileler sineni hırpalayan birer tufan mı, sevdanın sahrası kalbin için karar mı Ecirle yıkanmak, cefa ile uyumam, sabır ile durulmak,rahmeti o haline anlatır mı Sevmekten korkma Hevesle, emeli bir tutma, nasibin için azmi hiç bırakma Hayrın kapısından ayrılma, niyetin ruhi ve vecdi olmalı aşktan ari kılma Her nefesin kaygısıyla, umutsuz sevdanın kuruntusuyla o zarif kalbini de yorma Her gördüğüne sarılma Dikkat çekmek uğruna, ruhunun derüniliğinden uzaklaşma Cevbe kapılmayı, nefes nefese kalmayı aşkın feyzi sanma, yanmadan ağlama Nefsi telakkilerin, mizaci zafiyetleri edebin talimine muhtaçtır, sakın ihmale alma Okunan ezanlar ki yaşa Sana sesleniyor, etrafına bakınma,keşkelerle bir yol alma Vaktin nefesine nispetlidir unutma,sonta takatsiz kalıp vah tühle yakınma Hakkı sevemezsen adil olamazsın,nefisinin kepazeliğinde yol almayı aşk sanma Yılansan hiç korkma Sırtlanın hırlaması hilkatiyle alakalıdır biraz anla Hiçbir akılsız mahluk aidiyetini reddetmez,nesneler asileşmez inançtan kaçma Her kim ne söylüyorsa, taaasübiyet içinde halini yoruyorsa sakın takvadır sanma Aşk, ruha ve kalbe şifadır Ancak hidayet ve azimle ahalis niyetine muhtaçtır Yoksa erili,şmeyen ne vardır, vicdan en pak ve leka kabul etmez bir ihsandır Seni halk eden, her bahşettiği ülfette letafetler vardır, anlamak için idrak şarttır Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 6, 2011 Sessizce niye içine çekilkir ve inlersin! Neden anlaşılmaz oldu halin Yıllara sari bekleyen umut içinde ki suskunlaşan melalin Sancı zerkeden, kimi vakit ruhuna hüzün veren,her lahda ibreti önceleyen Ne zaman yalnız kalsan ve içinden çıkamadığın ezayı saklasan hıçkırıp kalırsın Işıklar bir bir sönerken Nefesin merak içinde derinliğin uzletinde beklerken Ruhun o an sahibine iltica ederek, muhabbet içinde dertleşip şevk verirken Ne kadar hürsün, sürur içinde latifliğe kanatlanmış en zarif bir bülbül-ü edepsin Sanki duyguların ummandı İçinde aşkı barındıran ne kadar müthiş bir sultandı Sahralarda umutla yol alan,şevkini ve mefkuresini Hak rızasında bulan bahardı Bir bir hayallerin sahile vururken, ufkun medcezir misali kabarırken aşk nakarattı Niçin yılların suskunluğu ardı Vakti saat hangi manada senin kalbini aralayan ve inşirak sunan hardı Neden içinde hasret her vakit ilkbahar misali ümitle şahlanırdı, sual eden mi vardı Kuruyan dalların suya kavuştu, içine düştüğün mahus talihin bak aşka adanmıştı Artık bulutlarda yatmayacaksın Taş yastıklarda uymayacaksın,vecdin inhisarında bir yol alacaksın Her an kapını çalan yeisi bırakacaksın, kaygı ve zanla asla barışık olmayacaksın Aşka kanacaksın, inanmanın vecdiyle yanacak ve kanaatinle vuslata ulaşacaksın Kuruntular halini hırpalar Sevmek ve iradeden vazgeçmek runun verdiği sözü aşka aralar Bilmeden, ehliyet sahibi olmadan ve anlamadan aşka yürümek hezeyandır yaralar Nasılda yutmuşuz bunca yalanı,ruhunu yaralayan dinmeyen hicranı anla ve yakar Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 7, 2011 Tercihin, atin için bahtına biçtiğindir! Öncelikle nedenlerine inmeden Tahkikin hakkını vermeden, muvazenen için elzem olanı bilmeden Ruhunun ve kalbinin hesabını hissetmeden,nefesin müddetini hiç düşünmeden Ömür yumağını bir sanat iştiyakıyla hasredemez ve o hanifliğe neden erişemezsin En kutsalların her nelerse Haline ikamet eden gailelerin sadece heveslerinin sermayesiyse Emellerin umudundan beslenmeden, hırsına ve nefsine kapılıp seni tüketiyorsa Kalbin hüzün içinde inliyor ve ruhunun hicranı dinmek bilmiyorsa,idraki sual eyle Sen ne kadar yakınsan an’a Vakit içinde ruhuna geçit veren fermana sakın ola uzaklaşma Yalan ve dolanbaçlı yollardan gitmeyi bir mecara yerine koyma, aklınla yaşa Fikrin eğer yoksa, sığındığın nefesler aline hidayetin kapısını aralamıyorsa durma Aşk,umutsuz yaşamaz Sevda narsız olmaz,halin deminde meşke asla ulaşamaz Mukallit olman, acziyet içinde bakınıp durman, aklını ve azmini kullanamaman Seni umut ettiğin firkate ulaştırmaz, ehl-i hal olmadıkça amellerinde niyazlaşmaz Sen aslında bir furkansın Ve fakat ruhunun farkında olmayan bir manidar cansın Neden merak edip kalbinin ihtiyaç duyduğu aşkı, sana yakın olanı anlayamazsın Sukutun ecrine kurban olmak için cehd edip, verdiğin sözü yakinen hatırlamalısın Halin ilmine ulaşmalısın Bilmeden yaşamanın mümkün olamayacağına inanmalısın Zan içinde asla bir yol almamalısın, kesin delillere ulaşmadan paylaşamazsın Her söz sahibine aittir ve şahedeti mükkün kılan bitr gerekçedir,katipler seninledir Bedeviye bakıp aldanma İçinde ki cehaletin ne olduğunu bul ve usanmadan ayıkla Ayrık otları misali ruhunu kuşatan esareti hiçbir zaman yok sayma ve ağla Aşk, iradeden vazgeçiren vicdandır,delil-i kat’i olan bir feramandır ve maşukadır Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 7, 2011 Derdi peydah eyleme,kalbimle alay etme! Nefes azizdir, kalp için vazgeçilmezdir Müddeti içinde sırrı kadim olan bir aşk-ı ülfettir,hakkikat firkatidir Ancak idrake ulaşan bir ihsan sahibi bu akide içinde vakt-i aşkı beklemektedir Nasip için umut etmek, sabırla yüzleşmek ,meşke erişmek sevda arını hissetmektir Aşk,ruhun şiarı, kalbin inşirahıdır Edebin halinde nefeslenmeyen,hilm içinde hesabın ecrine erişmeyene vebaldir Kal eyleyen, düşünmeden hissiyatını serdeten,hakkın rızasını öteleyen kim vardır Nardan vazgeçip, korkuyla nefesi tüketmek, aşkın ateşiyle yüzleşmemek ne zandır Şevki ihmale atma, uzanıp yatma Kalbinin nazargah olduğunu bir an olsun unutma, kitab-ı celili anla Sakın gülü koparıp atma, mütebessim bir eda ile derinliğinde ki aşkını kokla Maşuk, ruhunun ram olduğu vecdir, ihlasın perdesinde ki edeptir ki ihmale alma Akortuz sazı dinlemek ezadır Akılsız soluğa mazruz kalmak cefadır,hakkın yolunda feda olmak aşktır Kulluk kimliği, akit içinde ki deruniliği mutlaktır,hayatta hesap olan ne vardır Hareket ve kuvvetin maliki Cenabı Allahtır, ondan gayrı geriye neler kalmaktadır Gönlünü kaptıran nefesi düşün Gece gündüz merak içindedir o hali, ram olduğu yar söyle kimin Nasip zora gelmez, bahtın kapıları anlamsızlığa açılmaz,akıl tutulması aşk olmaz Huzur-u mahşere çıkmaya yüzü olmayan heves kalbi olamaz, nefsinde kurtulamaz Ekmeğe muhtaç can meluldür Onun tek gayesi midesiyle ilintilidir,aşkın şadıyla yıkansa ecirdedir Umut etmek, sabırla dirilmek, kanaatle beslenmek ruhun hakikatinde ki meşktir Anlamadan yaşamak olmaz, hiçbir amel maksadına ulaşamaz, niyet samimiyettir Nisa kime niye mahkumdur Cahilin hoyratlığı,yargı adına şirretliği bühtandır, azaptır, nardır Teslim olmuş bir nisa Rabbiyle meşk içinde ki kanaattir, bahtına ram olandır Anlamaya muktedir olmayan ne müthiş kabahat içinde ki hardır,güya insandır Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 8, 2011 Boynun bükülmesin, ruhun ki hüzünlenmesin! Umut, kalbinin gözyaşlarıdır Halini meczeden inhisardır, ruhunun ilk adımı ve firkat farkıdır Ne kadar ihmal etsen ve hatta görmezden gelsen, rahmetdenizi seni bulacaktır İklimler oysa neler anlatır, her baharın kendine ait bir şarkısı vardır,aşka ramdır Sual eylemekten hiç korkma Ne derlerin sancısıyla bir doğum bekleme,kalbini kirlendirme Okumak ve öğrenmek için bahanelere sığınma, ne kadar ihmalin varsa direnme Hakka teslim olmak, aklı ve iradeyi emanete bırakmak anlamına gelmez,gücenme Yerellikten kurtulmalısın Her örfü etrafına taşımamalısın,öncelikle ne olduğunu anlamalısın Taklit ettiğin neler varsa ve hala ehliyet sahibi olduğunun farkı halinden uzaksa Elbette ki acziyete sığınmadan her lahzanın bir muştusu var aramaya adanmalısın Annene bir bak, hizmetten geri kalır mı Hamiyeti kimselere bırakırmı, sabır içinde nazar eden baban hiç usanır mı Alıp götüren anın farkı sinesinin derinliğinden silinir mi, gam halinden gider mi Neden gözyaşları rahmetin sesi ve nefesidir, şevkat içinde ki en bariz olan ülfetidir Ölüm neden seni keder sevk edendir Nasıl bir vaktin şafağında dirileceğinin nişanesidir,mahşer haşyettir Cennnet ve cehennem sensizlikte ne kadar muteberlidir, iraden seni götürecektir Toprağa hasret tohum ona nail olmadan, umut etsede aşk adına filizlenmeyecektir Fedret bizzat o halinin içindedir Med ceziri yaşatan hangi meyildir, sevdası içinde olmasa gözyaşı niyedir Umut kalbin için en vazgeçilmez sevgisinin dilidir, ancak teslimiyetinle ilintilidir Her türlü cehalet asabiyetleri halinde hüküm sürdükçe aşk halinde yeşermeyecektir Mustafa CİLASUN Ruhum figan eder, kalbim hicranla nazar eyler! Ne zaman sessizliğin farkını yaşasam İdrakime naşseden isleri bir bir aralayarak nefesin müddetine uzansam Yakarış içinde kıvranan sinemin zafiyetlerini esaretinde olduğum ve varsa baksam Hiç durmadan ağlasam, firkatine ram olduğum aşkın vecdiyle yıkansam, durulsam Gönül aşkın payesinde susur içindedir Nefsin tahammül edemediği bir yükün, sabır ecrinde yakan lefatefetidir Kanaat ancak teslimiyetinde ki vecdir,aklın dilegeldiği en muteberli bir rehberdir Ezaya asilik ettirmeyen nasiple olan mukavelendir, sen dilemezsen nar neylecektir Rahmet deryası kimler için vardır Eğer aşk olmayacaksa vucut nasıl sevdasıyla har içinde ağlayacaktır Ukteler nasıl bir iz bırakacaktır, bahtın sahifeleri dilemesende elhak açılacaktır Nasıl bir kazanın lahzasında ki fark ruhundan ilzam olan idrakine kavuşacaktır Nefes niye zamanlıdır,aşk ile farktır Ten hizmetine adanmış urbadır,ruhun edebe nail olmadıkça şekliyet boşadır Tesettürün cezbeden değil, baştan çıkartan ve tahrik eden olmadan yaşanacaktır Yedidüvel farketsin adına takva halinden uzaklaşacaktır, kalbinin sesi susacaktır Zühtühalinde yaşamadan anma Her kim kapını çalıyorsa öncelikle ne olduğunu anla, rızasız kalma Kalbini meşgul eden,ruhunu bizar eyleyen ne varsa sakın içinde an be an boğulma Vaktin sünnetullah olduğunu unutma, iraden ve aklın farketmek içindir oyalanma Ümmet olmak, ne müthiş bir ülfettir Hidayete erişmek elbette ki nasibin, umuduna galebe çalan fevkidir Tahkik ne kadar değerlidir, vasıf sahibi olmak ihlas içinde aşka uzaman edeptir Kalp, vucudun namütenahi hazinesidir, akıl, idrak, onun aşka havale edilen ferdir Taassubiyet cehaletin şanındandır Asabiyet içinde nefeslenmek terbiyeye muhtaç bir nefsin sahnesidir Fikir sahibi olmadan düşünmek fakirliktir,ilme muhtaç olan idrak ve o iradendir Vuslat neden vaktin ve ahdin gerekçesidir,iman etmek ancak tahkikin güvencesidir Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 9, 2011 Ne garip bir aşk-ı avareyim,lahzaya ne derim! Gelip içime doğuyordu zaman Ötenin vecdiyle raks ediyordu sanki suskun vizcan ve yaram Bilmem ki niçin alıp uzaklara götürüyurdu bu gam veren ve üzen hicran Ah eder can, kal eyler ihsan, bekler umudu zaman,dinmez gözyaşlarım akıyor kan Suskun bırakır ar, sinemdedir har Ey enginliğin ikliminden nazar eden kar,neden içimdedir yakan nar Nasıl bir sırattan korkar insan, kul olmak için yarışıyor ruhuyla barışık olan Kalbinin sezgisiyle bir yol alan,vahded-i vusut için azmettiren furkan ve aşk-ı an İnsan, fikretmeye tabi olan can En müstesna bir sena ile yaratılan, umudun içinde anlamlaşan Bak kim bekliyor ey deruniliği şevk veren vicdan,ölüm içimde yaşayan bir an Lahzalar açılıyor hiç durmuyor zaman, düşünmek için neden bekliyor ki bu insan İnsan, beşerdir, merak içinde ki erktir Takkik ettiği müddetçe,nazarı bilmem ki kaç hece,tercihi bir bilmece Hangi ahdin izindesin, vucut dilinin bekleyen gerekçesisin, kalbinle nereye gidersin İhmal ettiklerinle neden bir gam içindesin, nasıl bir esaret pençesinde inlemektesin Sokak çocuğunu sakın hor görme Onun bahtına açılan her lahzayı kim nasip eder, görmeden geçme Hikmet nasıl bir imandır, içinde umudu barındıran bir hardır, nara açılan kapıdır Kimseyle be inanmış bir nefesle alay etme, muhatabı senide yaratan, hesap etsene Kuş kanatsız uçamaz unutma Kul umutsuz yaşayamaz sakın ha yabana atma,kana kana yaşa Nasıl bir gerekçe ilzam ediyor, nur olması için hangi vakti bekliyor, araştırsana Kolay olan herşeye heveslenme, hesapsız olan ne varsa sakın dönüpte hiç bakınma Ağlayan gönül sahibinden uzaklaşma O düşen kadreler rahmettir, mağfiret içinde gerekçedir,ihlas adına Kalp kıran, yaban olmaktan utanmayan, insanı kalbiyle tanımayanı yakınlaşma Mesnetsiz macera için hissiyatını tatmin etmek nasıl seçim geleceğini unutmasana Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 9, 2011 Kalp nezihtir,hınç ve hırs nefsi melaldir! Mizaç, nefisten neşet eder İdrak, ruhun suhuletinden ilzam ederek kalbe zerkeder Keder, aklından ve amelinden zuhur eder,ne kadar gamın varsa kazasını bekler İradi olmak, vahdetin şadında ihsan içinde yaşamak, kul olmayı başarmayı diler Kan,ne kadar içindeyse Aldığı vazife üzre hiç durmadan, zamanla yarışıyorsa hesabiyledir Sual eylamak akıl işidir, tahkik etmekten sakınan nefes nasıl bir hesabın içindedir İnşirah, kalbin içindir, irfan ruhunun ram olduğu bir payedir,elbette ki gerekçelidir Zevk almak uğruna heba olma Bir lokma ekmeye muktaç canları bir nebze de olsa unutma Her amel, sahibini bulacak, evet, karşına çıkacak o günden panik içinde kaçınma Neden fırsat bahşediliyor, her lahzada gizlenen hikmet tercihini bekiliyor, unutma Adanmış bir nefes umuttur Nur olmak için vecdin kapısında bekleyen aşk-ı sadıktır İbrahim-i bir itikadın sadrından neşet eden dirliktir, vahdet adına azimettir Sabrın ve kanaatin feyziyle gülşad olan fevktir,muştular sağanağında bir ecirdir Rızay-ı bari için nöbettedir Ehliyetin ne demek olduğun bilinçindedir, emr-i sadıka üzredir Biat ettikleriyle bereketlidir, hanif bir kul olmak için ne müthiş bir manzumedir Her lahzada,akıp giden zamanda kayıp değildir ve tahkiki nispetinde idrakiyledir Kimin elinden tuttarsa Nazar ettiği kalbi, nazargah olduğunun farkında oldukça azizdir Yoksa sadece nefeslenmek adına ve bedensel ihtiyaçları gidermek mahluk içindir İnsan ahsen-i takvim üzre tanzim edilmiştir, bu bakımdan bahaneleri geçersizdir Aşk;ruhun narı, kalbin aynasıdır Farkı fark ettirecen nispette var olan bir sanatın furkan şarabıdır Ancak insan için anlamlı ve yaratan Rab için zamanlı olan bir manay-ı sevdadır Cennet ve cehendemin ziyadesinden ala olarak, rızasıyla haşrolmanın imtihanıdır Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 9, 2011 Cezbeden firkatin,ah u zar ettiren hasretin! Ruhumun özgür olmasını diliyorum Lamekan ne vakit olacaktır bilemiyorum,sadede içimi hasrediyorum Yıllara sari ektiğim umutlar, vecdime kaspı aralayan dilekler, huşu veren enler Feyz yaşatan meşkler, hali mest eden zikirler,deryaya nam olan ecirlerle buluşsun Elhak fakirim,varlık adına sefilim Nefsini nizam edememiş bir kepazeyim,bahaneler içinde debelenirim Acziyetim, ruhumu bizar eyler, gıpta ettiğim nefesler ne hikmetse görmeden geçer Hüzün içimde biter,göçüp giden zaman hicranın senasını ruhum için aşikar eyler Aşktan söz etmem, hevesimdendir Lakin cezbeden dirlik ve birlik içinde ki çileler ilmiği içimde sızıdır Hangi vaktin şafağında diriledceğim, ölümün müşahhas yüzütle bedelleşeceğim Aklım, izanım nasıl ikna edeceğim, ruhum ve kalbime edeple söz mü söyleyeceğim Ne açlığın sancısına talibim Ne yokluğun kanaat ettiren vecdine ram eyler, sabrı bilirim Nasıl bir nefesin ve kalbin sahibiyim, ruhumdan ibret almayan bir azadeyim Ahdini unutan, kimi zaman da ikaz eilerek ayılan bir gamsız bir can ve de kederim İlim ehli kal eyler,kalp nazar eder Ruhumdan dökülen kadreler nasıl niyaz eyler, tabisi olmayı diler Yolun istikameti için umut bekler, vahdetin vakti için gözyaşı döker ve ister Kim şahittir bu feryadıma,vakit yeter artık duydu nasıl olsa, sahibine havale eder Ey Rabbim, gönlüme serinlik ver Hakikatin olmayan her melanetin esaret eylediği bu ruhuma fırsat ver Efendimin hasretini, vecdinde ki ve teslimiyetinde ki hasletinin ihsanını yakın eyle Talimden yoksun halimi perişan eyleyen nefsimin itminanı için bu azmimi iradi kıl Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 9, 2011 Ateşlere salan, çaresiz bırakan ne hicran! Dinlediğim bir kasiden alıp götürtü Rahmetli Bekir Sıtkı Sezginin manevi iklimi ne kadar bereketli ve latifti Hal ehli bir mükişinas ve zarif bir vecdin sahibiydi,gayretleri pek muhteremdi Kur’an tilafeti ve kasideyi serdediş sezgisi ne kadar içliydi,o sevginin nişanesiydi Yaptığı besteler,kişiliğinde ki güzellikler Sukut ettiren ve sanat adına dilegetirilen keşmekeşlikler ruhunu yaralardı Sanat, bahşeden, gönül lisanıyla muhabbeti zerkeden Hakka ve furkana olmalıydı Kimi zaman yalnızdı, derin bir sessizliğin içindeydi,her lahzasında fikir muradıydı Sine yanmazsa, umut kanatlanmaz Aşk, buğulamazsa letafeti muhabbet olarak vaktine ulaşmaz Bana benden daha yakın olan hakka, vaktini işar eylediği zamana ram olamaz Çile azmettirir, himmet suhuletiyle gönülde bereketlenir, sevda maşuka demektir Kalbin solukları inşiraha adaktır Aşk,narı muhabbetle bedelleştiren, ruhun yangınlığına serinlik veren sadakadır İhlas ve izan, idrak ve akıl niyetin hülasasında açılacak kapıların bir sahrasıdır Emeline esir olan,itminan olmuş bir kalbe uzak kalan,ah u zarıyla ağlayan avdır Serkeşlik bilabedel olan bühtandır Velev ki ibreti ihmal ettin,aklını biran yitirdin,iradenden firar ettin, hesaptır Mukayyet olmak,nedensizlik içinde boğulmamak ihsandır, kulun vicdani kararıdır Lafazan olmak, afaki manada zaman harçamak, kalbin için en ne derin bir cefadır Nasıl diliyorsan peki, öyle ağla Yalnız her halin ve serdedilen saklı melalin bir bedeli vardır sakın unutma Sana senden ziyadesiyle yakın olan vefakat tarafından çok anlaşılmayanı unutma Bir bedel çıkacaktır karşına, işte o vakit keşkelerle yakınıp vakitinide hiç harcama Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 11, 2011 Gaflet içinde geçti bu ömrüm,kalmadı gücüm! Hissiyatım figan ediyor Her lahza artık duymak istemediklerimi bir bir önüme sürüyor Ne kadar gam etsem, boynumu büküp sessizliğime çekilsem yine kar etmiyor Bir ömür sığındığım bahaneler şimdi nerdedir kimse bilmiyor, nefsin haya etmiyor Kalp ki, akıl ve irfandır Farkı fark ettiren ne müthiş fırsattır, niyet hak olmadıkça bühtandır Sadece kan basan bir et parçasıdır, insan kelamlyetiyle muhatap olan bir sanattır Ehl-ihal olmadıkça, merakın şubesi olan ilimle iştigal etmedikçe sadece bir zandır Korku, bilmeyen için andır İdrakiyle hem hal olan ve gönlünün sultanıyla var olan furkandır Kesrette bulur vahdeti, firkatte bulacaktır vuslatı,yeter ki azmetsin niyet farkını Gözlerinden boşalacaktır rahmet yağmuru, feyzine ram olacaktır kalbin, o inşirahı Dua, sığınma ve ilticadır Her ne kadar sen farkında olmasan da, kim sana senden daha yakındır An, aşktır, fırsattır,en muteber olan şahitlik eden tanıktır, edebiyle olan sancaktır Hangi put ruhunu esir etmişse, yılların hüznünü sinene ekmişse kurtulmak aşkıdır Hiç oyalanma,etrafına bakıp anla Hangi afat ruhunda ki var olan ahdini hatırlatmıyorsa, nafile yere haykırma Tufanın sebebi, tevhit içindir, Rabbini inkar eden saikler içindir,nefesin emanettir Hareket ve kuvvetin yegane sahibi senin için hala belirsiz midir,sekilerlik niyedir Geçmişten kimi düşünürsen düşün Antikleşen ne varsa senin ruhunun aşinasıdır ve fakat izanın demek ki kapalıdır İdrakin bahis olmadıkça,irfan kapın kapalıysa muhakeme edebilmen şayet uzaksa Rahmeti ve mağfireti,ruhunun ve kalbinin sessizliğinden gelen o sesleri yok sayma Mustafa CİLASUN Fani olan kimdir, nasıl bir hesabın içindedir! Sustukça gönlüm elvermiyor Yüreğim sessizlik içinde inliyor,mağfiretin için aşkına iltica ediyor Gözlerim aksa, ruhum hicranına kansa, hüzün hiç yakamı bırakmasa da ar ediyor Sığındığı kıyılar,hamiyet beklediği umutlar,hıçkıran figanlar sana gelmeyi diliyor Ne söylersem inanma Ruhumsan ilzam olmayan bir şadımın yakarışlarına da kanma Yüreğim dağlansa, dudakların susuzluktan çatlasa, bogazım kuruyarak yansa Halimin vecdine vicdanım şahitlik yapmadıkça dönüpte hiç bakma ve dahi anma Gülü seven dikenine katlanır İnsan hata ve kusuruyla nefes alan bir fırkandır ve candır Bağışlamak senin sünnettullahın olarak farkındır, rahmetin her nefes için farktır Müddet, nefese galabe çalan hicrandır, ten neden cazip gelen buhrandır ve gamdır Gülerken ağlayanı iyi tanı Sana senden daha yakın olan haktır ve o gönlünün sultanı İnsan kamilleştikçe, idraki ziyadeleştikçe, kalbi inşiraha eriştikçe ihsan farkı Nar niçin korkutur,ar olmazsa sine acziyet içinde somurtur,tahkikindir o merakı Azmet,çile içinde hamdet Nasip olan, bahtına kapı aralayan her ne olursa taltif et Mukallit zühten anlamaz,icmale ulaşmayan iman elbette ki kalbi olamaz Akıl ve izan niçin vardır, farkını göremeyen, kalbi, yürekten ayırt etmeyen bilemez Varlık adına hiç imrenme Hamalığa soyunmak için de bilenme, hırs kör eder, kin şer biçer Hasat bahtının sahnesinde züğürtlük adına haya eder,aşksız bir kahır imha eder O yar, bekleyen har, ar içinde nefesini hasreden nazar, aşk şadında ki nasibi bekler Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 11, 2011 Ağlamak istiyorum! Bazen içinden çıkamıyorum Her ne kadar düşünsem, derinliğin hicranıyla nefeslensem An be an hissiyatımı celbeden ne varsa merakıyla hüzün içinde nazar etsem İçime gam düşüyor, sessizlik ne kadar cazip geliyor, söyleyemediklerim dilleniyor Çaresiz boyun büküyorum Nede bu hal içindeyim diye sual etmeden de duramıyorum Sakince akan gözyaşlarımı siliyorum,içimi çekerek, etrafımı süzerek ilerliyorum Gördüğüm mezar taşına dikkat kesiliyorum, yazılanı okuyunca nasıl içleniyorum Demek ki yalnız değilmişim Benzer hissiyatların yazılan sayfalarını aralıyorum, ah ediyorum Sabır için direniyorum,kanaat için ey hak diyorum,birgün güleceğimi umuyorum Hasretin sadrında, sukutumun avazı çıktıkça, çığlık çığlığa kendimden geçiyorum Neden umuduma ram olamadım Yıllara sari hicranı sinemden atamadım, bir ömür yalvarıp durdup Yoksa yakarmanın manasını mı unuttum, galebe çalan duygularda mı boğuldum Neden bu kadar erken yoruldum, nefesin müddetine doğru ağlayarak, bir yol aldım Nedensiz cezbe gelmek olur mu Sinemi yakan narın dağladığı lahzalar bir an olsun unutulur mu Solgun düşler,asık çehreler,bezgin nefesler,uyutmayan o sancılı geceler dudur mu Ölüm, aşkın ve sevginin toprağında,maşukun vicdanında artık bu gönlümü alır mı Adsız ve mekansız olmalıyım Ruhumun sahibiyle, kalbimin banisiyle edeb içinde buluşmalıyım Ne kadar hicranım varsa, içinde boğulduğum hüzün bırakmasa da varmalıyım Yeniden uyanmalı,cansuyumu aşkının hikmetinde bulmalıyım ve umutlanmalıyım Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 11, 2011 Aşk, asla kör etmez, nefse fırsat vermez! Elhak ne olduğunu anlamalıyız Kalbi ve ruhi nazarla temaşa etmekle, bir yakınlık kurmalıyız Duyguları celbeden saikin kim olduğunu bulmalıyız ve merak ile sorgulamalıyız Korkuya kapılmadan ve acaba kaçar mı demeden, sebebin hikmetine kavuşmalıyız Nasip kalkmışsa hiç durmaz Umut kabul olmuşsa ki evet, kuşkuyu halinde barındırmaz Ne derler kaygızı ve zannı hiç birşeye deva olmaz,sahibin kim olduğu unutulmaz Kul olmak,ehliyet sahibi bulunmak adına akıl ve idrakinle alakası da yadsınamaz Körlük, gözün görmemesi değildir Rahmet ve mağfiretin ihmal edilmesine sebep ve illiyettir Kalbin nazargah olduğu gerçeği,halin malikine olan firkati aidiyetin gerekçesidir Sen sadece iradi olmak bakımından, tercihlerin akıl ruhsatından hesap vereceksin Ne kadar ihsanın içindeysen Ruhunun ve bedeninin şehre muhtaç olan lisanını ikmal edersen Nefsinin nizamı nispetinde hür ve muvahhidsin,vahdet adına vecd içindesin Maşukun sıratından gidersin,emir ve nehiyleri kalbinin derinliklerinde hissedersin Ter marazdır,latif olan ardır Edebiyle mümeyyiz olan ise gönül sultanıdır, sabır tacıdır Nar maslahattır, tercihin eşiğinde ki hesaptır,ruhun ve kalbin için bir aşktır Cennet ve cemalin sevdası lisan-i olmayacak kadar, gönlün vuslat adına senasıdır Furkanı anlamadan yaşanmaz Aşk, sevdanın firkatleşmediği ve çileyle ziyadeleşmediği an yakınlaşmaz Hizmet, muhabbetin gereğidir, inayet etmek vecdinin geçit verdiği ardır,korkutmaz Kendini bildiğin ve çözdüğün anlamda emin ve itibarlısın,yoksa nefes alan cansın Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 12, 2011 İdrakinle arsın, aşka bahis bir zamansın! Hissettiğin nispette muhatapsın Dert edindiğin müşkilatın sevdasında yol alan bir vicdansın Muhakeme ettikçe varsın, şuura eriştikçe aklıyla hesap eden bir manasın Merak etmedikçe, ilimden nasiplenmedikçe, aşk şadıyla nefeslenmedikçe hazansın Mezarlar halini korkutmasın Tenha olan mekanlar yeter ki sinen içinde bir anlam bulmasın Kanasın yüreğin, dağlansın dertlerin,nefsini esir ettikçe mürebbisin ve hürsün Ruhun ezelin şahikasına ramdır, kalbin umudun pervasında ağlayan bir nazardır Edep sahibi olursan ihsandır Pişkinlik hiçbir derde şifa sunmayan mübalağa zannıdır Günü kurtarmak kime ne faydalıdır, ahirin ve akıbetin zaten hesabın içindedir Lahzalar içinde bir hikmet vardır, azmettiğin ve niyet-i halisliğinle vahdet şiardır Din tacirliği edenler sıkılmazlar Nefsi anlamda şana adaylar, gamı içinde barındıran canlar Bir paha karşılığında aidiyetinden vazgeçen heyecanlar ve ne kadar zavalılılar Biat ettikleri, saltanat adına bilendikleri, aldatmak muradıyla yol alır bu insanlar Aşk, halin bir demidir unutma Sukut ettiren zamanların hicranıyla sakın yeise kapılma Umut halise solmaz, bir kenarda kuruyan yaprak misaki hüznü anlatmaz, anla Ne kadar samimiysen,inşirah içinde kalbinin seyrinde nefeslenirsen sevdadır yaşa Korktuğun kadar sanıksın unutma Önyargıların ruhunu boğmak için sinende hayat bulursa, ağla Yakarmak için bir bahaneye sığınma, ne derler fakirliğine saplanıp hiç boyanma Seni senden daha yakın seven bir sahibin var, ihmal edip aldanma ve aklınla yaşa Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 12, 2011 Dağ vecdini sessizce, narıyla serdediyor! Gönül,insan sülbünün deryasıdır Lamekan olan bir zamandan sudur eden, aşk-ı vuslatın şiarıdır Kimi zaman hicran ve bazende hüzünle yol alan bir seyr-i devranın iştiyakıdır Ne kadar ihlasa erişirse, hal’ini kal’iyle müsavileştirirse nazargah olan makamdır İnsan, kul olmaya azmetmelidir Ruhunun ve kalbinin sahibine iltica ederek, suluka ermelidir Nefsine esir olmayı,anlamadan zanlar içinde boğulmayı bertaraf etmelidir Vicdanın sesiyle dirilmeryi, nefesin müddetine sabırla bilenmeyi de hak etmelidir Bahtın kazası ki sünnetullahtır Haline vuran zaman, aklın ve tercihinle ilintili olan furkandır İnsan, kul olmak noktay-ı nazarından tevdi edilmiş bir hülasat-ül beyandır Aklıyla muhataptır, kalbiyle umut adına kanatlanandır,maşuku adına fermandır Her anne, şefkatin baharındadır Babalar ise umut içinde heyacan duyan, sabrın rüknüyle yol alandır Mükellet olmak niye vardır, ehliyet sahibi neden hesaba konu edilen bir insandır Mahlukattan farkıyla,ihsan ve inşirak akıyla, azim ve umut cenahıyla yaşayandır Evladın, senin için her ne değerse Ruhuna aşina olan mücerret ahdin, kalbinin o sahifesinde diriyse Mizan, gönlünün sahrasında ümiylenmene vesile olan vecdinse, aşk halindeyse Korkuyla nefeslenme, hizmet etmekten aslam çekinme, vaktin hala tükenmemişse Deryanın vecdine nazar eyle Hıçkıran dağların feryadına meylet ve ibret içinde hamdeyle Bir yudum suya hasret sabinin mahzunluğunu ruhunun derinliğinde dert eyle Sessizleşen nisanın,umudunu saklayan hicranın o nefesine hasassiyetinle ar eyle Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 13, 2011 Taşmıdır ki kalbin imdadıma gelmedin! Bir ömür sessizliğin renginde bekledim Bilsen ne kadar umut ettim,kimi vakit kendi kendimi teselli ettim Sabrın devranında gözyaşlarımı derledim,nasip olmasını ne kadar diledim Kalbimdeydi sanki o naif nefesin hissiyatımı kuşatan engin edebin ve temennilerin Ne hicrandı firkatin,sukut ettiren halin Hicran içinde nefes nefese kaldığım melalin,dinmiyordu hasretin Kimseye söz edemedim, her lahzasında boyun büküp melülleştim, nerdeydin Nasıl bir umudun vecdinde vaktini beklerdin, taş mı kesilmişti ki o zarif yüreğin Niçin hiç merak etmedin ve gelmedin Bir an bile olsun gönlüme bir ferahlık hissettirmedin ve kederdin Bu kadar mı sefildim, cezbinle bir ömür inledim,toprağa hasreti andıkça sevdim Neydi derdim,neden sinemin senasıyla vakit geçirdim bedelsiz umuun içine girdim Ne zaman ki o kelebekleri görsem Umutlarının vecdinde halinin derinliğini hissetsem ve ölsem Edebinin sahifelerinde bu ömrümü hasretsem, nail olmak için sabırda erisem Ruhumun figanıyla yüzleşsem,uykuya hasret gözlerimi sonsuzluğuna terk etsem Ne kalmışsa geriye seni anlatan Satırlarında kaybulduğum hicran ahının kitabını yazsam Başucumda sakladığım ve bir vesileyle yazdığın namenin sancısını duysam Akan zamana sorsam, sukut ettiren ahu gamımı satırlara son nefese kadar yazsam Hıçkırıklarımı biran olsun duymasan Halime malum olan hasretini şahit olduğum ayette bulsam Kalbimin sahibine yakarsam, ruhumun hicran damlalarını bir bir anlatsam Ağlasam, sessizliğin halinde kaybolsam,ruhumu cezbeden furkanın şadına kansan Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 13, 2011 Dili ayrı can olsa, rahmet ederdi feryadıma! Alıp götüren zamanı mı şikayet edeyim Halimin dinmeyen hasretini nasıl bir şifa ile söyle dindireyim Kime gideyim,nasıl bir umudun vecdine gireyim, buruk kalbimi sakinleştireyim Derin suların sessizliğini ruhumda hissederim, sabır içinde ki o nasibimi beklerim Tohum, topraktayken, ağaç halini bilmez İdraki bu badirede ona geçit vermez,kendi ahvalinin ötesini göremez Bulunduğu hal üzre itiraz etmeyi hilkatine sindiremez,sahibine karşı asileşemez Şahit olduğu ve içinde bulunduğu mecrayı birgün terk edebileceğini de elan bilemez Batında ki can,umuda koşan furkandır Ruhundan tebarüz eden senada o an için çıkandır,kıyama durandır Fark ettikçe ardır, geçirdiği vaktin muhatabıdır, emr-i bil maruf için var olandır Yaratmak kalbin sutanının fermanıdır,yaratılan imtihan içinde yaşayan hicrandır Ölüm,doğumun ve ahirin mizanıdır İnsan, yaratılış ve akıl muvacehesince muhatap olan senadır İrade ve ihlas şumulunde ki heyecandır, tercihleri nispetinde hak kazanandır Her neyi diliyor ve onun için azmediyorsa, fırsatı tanınan en şanslı mahlukattır Nail olmadığı,vakıf olmadığıdır Vukufiyet ruhun ve kalbin lisanından neşet eden bir farktır İnsan kemale erdikçe, sabır ve çile içinde demlenmeyi içine sindirdikçe aktır Karalara bürünmek, nefes nefese laı güzarlık peşine düşmek ne büyük betbahlıktır Seni senden alan bir an var unutma İhmal ettiğin vicdan, nebilerin payesidir, sakın uzaklaşma Aşk,hak ve hakikatin şiarından tebarüz eden vuslattır, nafile yere avunma Nefsine itibar edip, esaretini hergeçen zamanın hicranını artırarak boşyere ağlama Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 14, 2011 İçimden geldiği nispette melalimi yazdım! Gözlerimden yaş boşalıyordu Oysaki bu konuda pek alışkanlığım yoktu Halin fakirliğinde, kalbin sevgiye hasret iklimiyle nefesleniyordum Yapraksız bir dal misaliydim Şevksizliğe gark olan hicranı abideydim Ne gülmeyi bilirdim ve ne de tebessüm için yüreğimi hasredendim Bilmek için erdemden azadeydim Düşünmek için bilmeyi, idrakle hissetmeyi özümseyemezdim Hoyratlığın kadrindeydi takatsiz nefesim ve çok fakirdi bildiklerim Tekâmül adına, sevda babında Aşksız kurak ayazlarda, poyrazın hırçınlığında Kan çanağına dönen gözler ve hissiz nefesler lahuti şiirler dinler Alp götüren bir zaman dilimine Kahraman Tazeoğlunun sesinden arazını dinliyorum Yüreğin burkulduğunu, dilin kuruduğunu, gözler boşalınca hissettim Şiir adına her ne yazılsa az dedim Sarsılan hislerimle titremeye başladı tüm bedenim Ben ne kadar sefilim, kalbi hissedişleri ben nereden bilirim dedim Avuçladığım toprağı öylece sıktım Ve gözlerimden akan yaşlarla onu nemlendirdim Kokusunu içime hasretle çektim ve iklimlerin seren camına kilitlendim Hissetmek adına kalbi olmak dedim Ruhun insicamından uzaklığımı bir bir gözden geçirdim Hilkatin muvacehesince, aklın mücerretliğinde nefsimi güncellemiştim Hasreti ve özlemi yeniden anladım Sevda adına yanmayı, aşk babında kanmayı tanımladım Ötelerin hazzıyla, vuslatın kalan sayfalarında, gül kokusuna yaslandım Çaresizliğimle el açıp yakardım Nefesin kalanlarıyla, ömrün devranında hardım Tek başıma kala kaldım, arkama dahi bakmadan suskunluğa uzanmıştım Mustafa CİLASUN Lahza ki ne düğüm,ölüm sırrında ki düğündür! Dört harflik ve iki hecelik aşktan korkma Sırr-ı sanatın içinde gizlediği hikmetleri bir an olsun ihmale alma Tedbirsizliğin acziyetiyle yolda şaşkınlık yaşayan bir nefes misali soluma Her neyi maksat eyliyorsan, halinin lisanıyla anla, yaban olmak fakirliktir anla Aşk,halin deminden neşet eden yakarıştır Cennet ve hurileri gaye edinmek, nefsin sofrasından kalkmayıştır İhsan, ihlastan ilzam olan bir kavrayıştır,Hakkın rızasında yok olmak yanıştır Aşkın narı ruhunun firkatidir, edebi nezaketi inşirahtır,tahkik etmeyen akıl acıdır Akıbet, senin niyetin nispetinde ki vakittir Ah etmek fakirliktir, acziyete girmek sefilliktir, mukadder olan aşk ve sevgidir Muhabbet bunun için hasredilmeli, hilmin latifliğinde nefes müddetine erişmelidir Zemherinin çehresi halini ürkütmemelidir, her cefada bir hikmet varlığı hakikattir Mezar ki, bedenin o cezbesini aşikar eyler Toprak olan her ten çürümenin vaktini bekler, ruhun firkatte ki yerini bekler Nafile yere ağlamak kim için bir keder, akıl ve izan kime verilmiş bir aşk-ı ekber Bir bekleyenin var olduğu, müddet-i nefesle haline arz olunduğu en yüce bir bedel Seni kimse ateşlere salmaz, unutmayasın Seni yaratan aşkın ve vicdanın ülfetinde tanzim etmiştir,ayette okuyasın Furkanın vecdinden uzaklaşmayasın, seni halk edenin lisanına yaban kalmayasın Deryanın suhuletinden gelen nazarı, düşen yaprağın teslimiyetinde ki oaşkı anasın Kızının adına, anası niye çeyiz hazırlar Bir ömür umudun halinde doğar, sabrın sahrasında gözlerini ovalar Bitap düştüğü vakitler durmazi silkinip yeniden kalkar, ruhunda ki aşkla yanar Utanmak onun halini boğar,şefkatin ve cefanın manasında ki ecirle o haline bakar Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 15, 2011 Vakit ötenin furkanı, ruhun inşirah sevdasıdır! Akıl, haline teslim edilen farktır Kalbin sahibinin nazargahı, ruhunun işaret eylediği senadır Ne kadar kendindeysen, viran olmamış bir halin sahibi değilsen umudun niyazdır Azmettiğin nispette ve vecdine haiz olduğun demde aşk, ruhuna muhatap olacaktır Mavera deyipte es geçme Vakıf olduğun ne varsa, benliğin içinde narı bekleyen bedeli seçme İradeden vazgeçiren vakti asla terk etme, gönül kapın açılacaktır, sabırla bekle Hidayet vakitlidir, ruhun dirliği ve feysi için vazgeçilmeyendi ki,feda olmayı yeğle Hakkın rızası ruhundadır Lakin iradene tevdi edilen bir maceradır, akıl ve idrak bunun için vardır Lafazan olmak, afak,ilik içinde nefesi bırakmak,hüsrana uğramak adına ne acıdır Düşünmek insana yakışır, ihsan, ihlasla yol almak, kula nasip olacak bir sevdadır Düşünmeden kelam eyleme Ne hasredeceğini öncelikle halinin sahrasında, aklınla bir derle Neye delalat edecektir, nasıl bir maksada hizmet için sunulacaktır, dikkat eyle Bir cezbe kapılmak için gönlünü perişan etme, gördüğün keramet olsada meyletme Kur’anı dinlerken şehret Ruhuna zerkedilen en kudsiyet adına ve aşkla tevdi edilenlere dikkat et Nefsin hergeleliğinde ikamet eyleme, nizam edilmeyen hissiyatı marifet eddetme Tenini cazip hale getirmek için vaktini heba eyleme, çürüten o vakte karşıda gelme Kabir ne söyler, sessizce dinle Ruhuna malum olan ne varsa, o an ve akan zaman içinde görmeden geçme Hissettiğin nispette varsın ve adanmışsın, tekebbür edip, ahirini de viran eyleme Annenin suskun halini dinle,babanın boynu bükükken çığlığını hisset ve çok görme Mustafa CİLASUN Ruhunda çiçek açsın, o kalbin burkulmasın! Sen ağladıkça içim acıyor Halini teskin etmek için elimden bir şey gelmiyor, yüreğim sızlıyor Çare adına kime baksam ve ne aradığımı bilene matlup olsam, sabır diliyor Nasıl bir hikmetin esrarı ruhunu celbediyor, şehrine melik olamadığım ah ettiriyor Biliyorum umut içindesin Her kapanan günün hicranıyla bedelleşip, kanaatle serinlersin Sabır değirmeninde vaktini bekleyen mürebbiyenin edebiyle hemhal içindesin Lakin yinede evet, kederlisin, hangi ümidin hazan vaktine şahit olan bir nefessin Bana derdini söyleme Halinin deminde derlenen umutlarını ayan etme ve bekle Kısmetin kalkma vaktini, niyetin ruhunla müşterekliğini,ihlas vecdini İman çıplaktır,elbisesi takvadır, süsü ardır,vicdanın sadrında ki umulan aşktır Fikreden nefes vakıftır Fıkhıyla amelini derleyen ehliyete sahiptir,murat etmek vakitlidir Nerde kayboldun,hazanı resmeden melal misali soldun,dirlik evet, tedbir işidir Her ses ve haline tesir eden nefes nasıl bir ahval içindeysen umudun beklentisididir Kudretin nispetinde arzet Hasrettiğin her nefesin kadrine muhtaç olduğunu düşün ve hakka iltica et Ne kadar hevesin kalmışsa, hakikatin şiarından nasipsiz olan zanlarsa evet,azlet Gördüğün düşünü yadsıma içinden çıkamadığın ne varsa, o vakitte ayan olur, anla Ruhun kime muhtaçtır Nasıl bir devranın çarkından geçmiş vuslattır,hiç yaban kalma Kalbin ummandır,her niyetinde bir mana saklıdır, nefsin çalımlarınıda unutma Bir nefes ve vesileler çıkacaktır karşına,öncelikle açılacak o kapıları hiç kapatma Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 15, 2011 Gönül neylesin, akıl kimi bilsin, kul olmak için inleyesin! İçim alev, alev yanıyor, açamıyorum Sanki öyle bir yükü, niye kaçamıyorum Deniyorum, dertleniyorum, saçamıyorum Yoruldum inan, artık ar edip bakamıyorum Beni ben yapan faktörler hala ayakta Beni benliğimden uzaklaştıranlar bir odakta Meçhuldeyim sanki yaşadığım her mekânda Bilinmeyenler neredesin yapış artık yakama Dostluklar artık menfaate dayanıyor Yoksa gücün niye hala içim yanıyor Dermanın tükenip halsizlik kimi arıyor İhmal ettiklerim her an beni kuşatıyor Aklım, mantığım, azmim elbette var Yoksa mesnetli bilgi söyle neye yarar Manasızca devamlı koşmak evet yorar Mihengim neredesin gel beni artık sar Dava diye bağlanarak bir yol aldığımız Her şeye o gözle bakarak yanıldığımız Ön yargıdan beslenip,tebliğ sandığımız Neredesiniz şimdi söyleyin kandıklarımız Biz her zaman inandık ve teslim olduk Neticesinde yalnızca niye bizler solduk Dağıldık, şevksiz denize daldık,bocaladık Öğrenmeyi öteleyip evet, yılana sarıldık Her zaman mı bir kurtarıcı bekleyeceğiz Kolayı ve rahatı ne zaman terk edeceğiz Kendin olmaya çalış yeter artık diyeceğiz Aklın,mantığın,senin için bir azık,bileceğiz Rabbim derken, açziyetini ve sükûnetini Hakikat derken zulümden uzak adaletini Peygamber derken, sabır ve metanetini İkmal et sanki bir hava gibi,akan su gibi Mustafa CİLASUN Share this post Link to post Share on other sites
Mustafa Cilasun 27 Report post Posted July 15, 2011 Boynumu büküp,kalbimden seslenmeliyim! Bilmem ki nasıl inşiraha erişeceğim Dinmeyen şaşkınlığımla, hangi vecdin inhisarında inleyeceğim İhmal ettiklerim aklıma düştükçe, söyle şimdi ben nereye gizleneceğim Ruhumu teskin etmek için onun lisanını şehretmeyi, nefsime talim ettireceğim Ey Hak dedim ve fakat habersizdim Niyetin samimiyetinden, benliğimde yer eden lekelerden bezgindim Kim ne yapıyorsa, ben de yapmayı arzu ettim, hangi hesaba dikkat etmedim Ağlarken, umutlarım kanatlanırken ne kadar hafiftim, neden farkını fark etmedim Sanki nefsimin elinde bir esirdim Evet, aklım ve fikrim var diye kimi vakit öğünmeyi becerirdim Etrafımdakilere nazar ederdim, daha güçlü olmak adına nasıl ter dökerdim Fakat yanıldığımı an eb an gün geçtikçe ve ömür yumağı nihayete gelince inledim Niçin ben bu kadar habersizdim Hangi bedelin esaretinde, verilen bir ömür sermayesini tükettim Ne camiye gittim ve ne de secdenin feyziyle kendimden geçtim, nerdeydim Sanki kaobolan bir sabi gibiydim, çaresizlik ikliminde zemheriye ah edip yenildim Ruhum ne kadar kasfetin eşiğinde Kalbim hangi hevesin bekleyen lahzanın çehresinde ki nöbette Dökülen kanlar, hakir görülen yaratılanlar, talan edilen masum insanlar nerde Neden dertleriyle hemhal olmadım, kendi nefsimle bir ömür oyalandım ve kandım Yarabbi sen bilirsin, sahibimsin El açtıran, ruhumun yanıklığını duyan sensin, mağfiret edensin Rahmetinle her vakit bizimlesin, ne kadar nankör olsak ta sen yine affedersin Kapına geldik, mahcubiyetimizle seslendik, senin kulun olarak kimlere giderdik Mustafa CİLASUN (Her nefesin... Kul olabilmek için dikkat eden o halin... Farkı fark edecek kadar ihsan sahibi olan kanın... Masumiyetini korumayı gaye edinen bir hicranın... Mahzun nefeslerin felaha erişmeleri için niyaz ediyor... Vesile olması adına gecenizi kutluyor ve esenlikler diliyorum efendim.M.C) Share this post Link to post Share on other sites