FATİH DİRİLECEKTİR!
Birgün Fatih dirilecektir!!! Evet, lâf ve hayal âleminde değil, doğrudan doğruya madde ve hakikat dünyasında Fatih dirilecektir!!!
Birgün, Fatih, sandukasının ihtiyar kapağını genç omuzlarıyle kaldırıp ufkî vaziyette şakulî hale geçecek; ve İstanbulun Divanyolunda görünecektir!!!
Birgün onu kâfurdan yontulmuş asîl ve mevzun parmaklarıyle kılıcının kabzasını kavramış, zarif ve ince endamıyle bir masaya eğilmiş ve gök gözleriyle dünya haritasını süzmeğe başlamış olarak göreceğiz. Başındaki heybetli kavuğu, Uludağ’dan daha haşmetli görünecektir.
Yürüyecek, semavî bir tecelli karşısındaymış gibi çılgın saflarla kendisini halka halka kuşatıcı yığınlar içinden geçip yürüyecek,kimsenin yüzüne bakmıyacak ve doğru o noktaya,nazik noktaya gidecektir. Fetih günü camiye çevirdiği, ilk cuma namazını içinde kıldığı ve hutbesini bizzat okuduğu Ayasofyanın karşısında, şâhâne gözlerinde bir çift gözyaşı incisi, şöyle mırıldandığı duyulacaktır:
-Türkün dâvasına ve tarihine hangi ihanet, bir camiin müzeye çevrilmesine eş olabilir?
Sonra Fatih, aynı çılgın halk safları içinden süzülüp Süleymaniye camiinin önüne çıkacak, muhteşem mâbede bakacak ve diyecektir:
-Bir zamanlar, belli başlı bir iman ve dünya görüşü mihrakının içinden zaman ve mekâna tahakküm eden Türk milleti, bu eseri verdikten ve her eserini bu eserle denkleştirdikten sonra, asırlar boyunca bu esere bitiştirdiği teneke eserler ve hep aynı tenekedenlerden mamul işler seviyesine nasıl düşebildi?
Fatihin bu dirilişi beş asır evvelden bei sarsılmaya, üç asır evvelden beri kararmaya, bir asır evvelden beri feda edilmeye, yarım asır evveleden de hıyanete uğramaya başlayan Türk haklarının terazi kefesine konacağı ân olacaktır.
İşte o gün başımızda olacak yüceler yücesi, günün gerektireceği üstün kurtarıcılık vasıflarına göre, ruhiyle olduğu kadar cismiyle de Fatihten başkası olmayacaktır!!! Zira Türk Milletinin içindeki Fatihlerin harekete geçmeleriyle, onun, aynen sandukasını devirmiş, ayağa kalkmış ve kalabalıkların önüne geçmiş vaziyette meydana çıkması, iki hayali birbirine tıpatıp intibak ettirici en mesut ahengi doğuracaktır!!! Kendi içinde olmuş bir olmuş cemiyetin dışarıya doğru fetih hamlesini temsil eden Fatih, bu defa,aynı cemiyetin, hem kendi içine,hem de dışına doğru mefkûrevî fetih hareketinin timsali olacak; bu da, beş asırdır sandukasının içinde ders alan Fatih’in ulaştığı son kemâl haddini gösterecektir!!!
Bu millet ölmiyecekse,bu Fatih dirilecektir!!!!
(Başmakâlelerim 1, Büyük Doğu Yayınları, 2. baskı / s.117-118)