Hadice-tül Kübrâ
HADİCE-TÜL-KÜBRÂ
-16-
Mukaddes genç adam yirmibeşinde;
Hadice-tül-kübrâ kırkına doğru.
«Beni alırlar mı?» O’na bir soru…
Kâinat Fahrinin cevabı: Evet!
Halkalandı Kureyş; meclis, ziyafet
Bütün Mekke ünlü günün peşinde.
Karşılıklı ahenk ahenk hutbeler;
Sayılıp döküldü, ünler, rütbeler;
Ve Allah ismiyle kıyılan nikâh…
Hadice’nin evi Nura karargâh…
Bu evde en büyük çifti dünyanın,
Bu evde gerçeği sadık rüyanın.
Ondan, Peygamberin bütün evlâdı:
Zeynep; Rukiyye, Ümm-ü Kelsum;
Ve sonra Fâtıma, Betûl ve Masum…
Hadicenin gönlü O’nun gönlüdür;
O’nun dışındaki her şey ölüdür.
Ruhunda ne varsa hep O’ndan aldı.
Bir seziş, bir inanç, gök kadar derin…
İlk odur, birinci kaydı defterin;
Müslümanlıkta bir, kadınlıkta bir…
Hizmette, şefkatte, yakınlıkta bir…
Hadice, Hadice, büyük ve temiz;
Öz anneden daha aziz annemiz…