Ben
BEN Allah ‘ben’ kelimesinin belasını versin! Tevekkeli,cihanın en büyük velîlik derecesini bize dünya gözüyle göstermiş olan Esseyyid Abdülhakîm Efendi Hazretleri,bir eserlerinde şöyle buyurmadılar: “-Hiçbir velî ‘ben’diyemez;mevzuunu...
BEN Allah ‘ben’ kelimesinin belasını versin! Tevekkeli,cihanın en büyük velîlik derecesini bize dünya gözüyle göstermiş olan Esseyyid Abdülhakîm Efendi Hazretleri,bir eserlerinde şöyle buyurmadılar: “-Hiçbir velî ‘ben’diyemez;mevzuunu...
BEKLİYORUZ! • Kanunî devrinden beri gerçek inkılâbı bekliyoruz. • Gerileme ve çürüme tarihimizin başı, kendisindeki evvelki vecd ve aşk devirlerinin hıziyle Türk cemiyetini hükümranlıklar şâhikasına çıkarmış...
BEKLENEN ZUHUR 1975’de, Milletlerarası İslâm Talebe Teşekkülleri 3. Genel Konferansı’nda… Sizi, Türk Milletinin değil, içinde Türk’ün de eridiği İslam bütünlüğünün genç ve aydın temsilcileri sıfatiyle ve...
BEKLENEN SANATKÂR HİTABESİ Birinci Dünya Harbinden bugüne kadar sanat hayatımız üzerinde verilmiş hükümlerin özü toptan ve kabaca şudur: – Sanat yok, sanatkâr yok, hareket yok! Yeni...
BAYRAM-KANDİL • Bayram, günlük dış faaliyetin tatil edildiği ve İslâmî zevk ve nişatın merasimleştirdiği bellibaşlı günler… Yılda 7 gün… 3 günü Ramazan, 4 günü Kurban bayramı....
BAYRAM Deliye her gün bayram… Muztaribe hiçbir gün… Allahın gerçek bayramı baş üstüne… Zalimin sahte bayramı ayak altına… Bugün, Yaradanın ilâhî ziyafet günlerinden biri… Bütün seneyi...
BATININ İKİ YÜZÜ Batılı, bize kendi zehirini geçirmiş bir frengilidir. Nasıl frengi, Frenk hastalığı mânasına geliyorsa işte öyle!.. Ruh frengisi, Batının hastalığı… Ve onun iki yüzü...
BATININ KENDİSİNE BAKIŞI Batının Batıya bakışı, (mayonez)in içindeki zeytinyağı, limon ve yumurta unsurları gibi, kendi kendisini üç esasa irca etmekle başlar: Eski Yunan, Roma ve Hıristiyanlık…...
BATI’NIN DOĞU’YA BAKIŞI Herşeyden evvel, ilk Doğu – Batı tefrikini yapan Garplıdır. Eski Yunan’da tarih babası (Herodot), yalnız kendi kavminden ibaret bildiği ve o zamanlar mânada...
BALYOZ Şu benim, 40 yıl önce İstanbul Şehir Tiyatrosunda bizzat Ertuğrul Muhsin tarafından oynanıp kıyametler koparan ve sonra uykuya yatırılan ve derken televizyon ekranlarında birdenbire uyandırılıveren...