O Yüce Şairlerimizin Kumaşından Yaratılmıştı- Seyyid Ahmed ARVASİ
Zaman, üstadın büyüklüğünü ve değerini daha iyi anlamamıza yardım edecektir.
Necip Fazıl Bey, dehâsına inandığım büyük mütefekkir ve şâirlerimizdendir. Ben, onu piyasayı işgal eden ıvır zıvır isimlerle mukayese etmeyi abes bulurum. O, Türk-İslâm medeniyeti içinde parlayan Fuzulî, Süleyman Çelebi ve Yunus Emre gibi yüce şâirlerin kumaşından yaratılmıştı. O, şanlı Peygamber’e hizmet etmeyi şeref bilir ve bu hizmetle öğünürdü.
Zaman, Necip Fazıl Bey’in büyüklüğünü ve değerini daha iyi anlamamıza yardım edecektir.
«İslam, insanın ölmezliğine inanmaktır» diyen üstada ebedi hayatında saadetler dilerim.
(Tercüman, 29 Mayıs 1983)”
Seyyid Ahmed ARVASİ
Seyyid Ahmet Arvasi hocamıza saldıran yazar müsveddesinin iftiranâmesi ve buna Arvasi Derneği Tarafından Verilen Cevaptır.
Bir Yazamaza Cevap Yahut Bir Cehaletnameye Reddiye.
İki gün evvel mahalli bir sitede ailemiz aleyhine insaf, edep, ahlaktan yoksun bir şekilde “Abartılan Arvasinin Soyu- Boyu-Sicili” başlıklı bir cehaletname yayınlandı. http://www.kocaeligazetesi.com.tr/abartilan-arvasinin-soyu-boyu-sicili-607621yy.htm
Ailemize yönelik bu asılsız beyanlara karşı aşağıya yazdığımız bu reddiyeyi yayımlama mecburiyeti doğmuştur. Üslubumuzdan dolayı affımızı dileriz.
Bu reddiyemiz cehaleti hemen hemen her cümlesinde ayan beyan olan üstüne üstlük bu cehaletini güya milliyetçilik ambalajıyla süsleyip piyasaya arz edip hakaretçe gürbüz, lakin fiken ve ilmen cılız olan sözde muharrire cevaptır.
Peşinen söyleyelim ki bu yazı ırki mülâhazaları içerir bir reddiye değil ilmi gayesi ön planda tutulan bir reddiyedir. Her ne kadar bay yazamaz cehaletnamesini ırki bir temel üzerine inşa etmiş ise de bizim inşa sürecimiz tamamen sahih bir temele dayanmaktadır.
İşbu reddiyemiz ile ; bay yazamazı muhatab almakla birlikte kendisine kıymet verdiğimiz anlaşılmasın. Reddiye ile temel gayemiz bu cehaletnamenin milletimizin fikir, itikad,zihin dünyasında gerçek bir hal almasının ve bu cehaletnamenin ” hakikat” adı altında kaynak gösterilmesinin önüne geçilmesi amaçlamıştır.
Şimdi bay yazamazı. cehaletnamesine cevaplar vermeye çalışalım.
1- Bay yazamaz yazısının daha ikinci paragrafında Arvasi ailesini bir aşiret olarak tanımlayarak sosyolojinin “s”sinden bile habersiz olduğunu, ailemiz hakkında ciddi hiçbir bilgiye sahip olmadığını, kopyala-yapıştır tekniğini ne kadar kötü bir şekilde kullandığını adeta itiraf etmektedir. Zira sosyolojik bir terim olan aşiret olgusu tarihin hiçbir devrinde Arvasi ailesinde yaşanmamış,hiçbir tarihi vesikada bu konuda bir kayda rastlanmamıştır.[Bu konuda Sn Yusuf Halaçoğlu’na danışabilirsiniz.] Oysaki Arvasi ailesi meskun olduğu bölgelerde tamamen ilmi faaliyetlerde bulunmuştur.
2- Bay yazamaz Türk-İslam ülküsünün mimarı, mütefekkir Seyyid Ahmet Arvasinin babası olarak Bağlum/Ankara’da bulunan Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretlerini göstermiştir. Halbuki Seyyid Ahmet Arvasinin babası Van’da medfundur. Evet Ahmet Arvasinin babasının adı da Abdülhakimdir. Fakat bu zat Doğubeyazıd/Ağrı doğumlu iken bay yazamazın ” baba” diye tanıttığı Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretleri Başkale/Van doğumludur.
3- Bay yazamaz Necip Fazıl Kısakürekin mürşidi olan Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretlerini ülke düşmanı, bölücü ve birçok ” kürtçü” yetiştirdiğini iddia etmektedir. Şunu ifade edelim ki bir insanın Türk, Kürt,Boşnak, Arap olması ne utanılacak ne de hakir görülecek bir durumdur. Bay yazamazın “bölücü” dediği Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretleri biraderi Taha Efendi ile birlikte 1. Dünya Savaşında vatan savunmasında gösterdiği gayretten dolayı devlette nişanla taltif edilmişlerdir.[Bkz http://arvasidernegi.com/yazi_detay.aspx?id=9%5D
Bay yazamaz cehaletine şu satırlar ile devam etmiştir:
“Abdülhakim Arvasi birçok bölücü- kürtçü yetiştirdi. Bunların başında ” seyyid” lakaplı Fehim Arvasi, Ali Arvasi, Abdülbaki Arvasi, Şefik Arvasi geliyordu,”
4-Bu cümlemin neresini düzeltelim bilemiyoruz. Halbuki Seyyid Fehim Arvasi hazretleri Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretlerini yetiştirmiştir. Yani Abdülhakim Arvasi hazretleri seyyid Fehim hazretlerinin talebesidir. Bunun yanında Abdülhakim Arvasi hazretlerinin Ali Arvasi, Abdülbaki Arvasi, Şefik Arvasi gibi talebeleri hiçbir zaman olmamıştır. Bay yazamazın bölücü dediği Şefik Arvasinin kardeşi Abdulğaffar Efendi Bitlis’i Ruslara karşı müdafaa ederken şehit olmuştur. Bakın bay yazamaz! Bölücülüğe bakın.
5- Cehaletnamenizde 1870 yılında vefat etmiş olan Seyyid Sıbğatullah Arvasi hazretlerini 1913 yılındaki isyana katılmış gibi göstermektesiniz. Bu Zat’ın 1913 yılındaki isyana nasıl katıldığını anlayabilmiş değiliz.Yoksa o isyanda sizin dedeleriniz mi vardı ki böyle bir bilgiye sahipsiniz.Bütün kininizi kusarcasına ” gebertildi” dediğiniz Seyyid Sıbğatullah Arvasi hazretleri köyünde, yatağında vefat etmiş olup, doğrusu layık olduğunuz üzere hangi kenefte gebereceğinizi merak ediyoruz.
6- “Gebertildi” dediğiniz Zat’ın bir kardeşi ve talebesi yine ne ” bölücülüktür” ki 1878 Osmanlı-Rus harbinde ülkesini müdafaa ederken şehit düşmüş, oğlu ise aynı savaşta gazi olmuştur.
7- Vatanını, milletini müdafaa eden, nezih itikadı savunan bu aileye düşmanca, kin kusar tavrınız gösteriyor ki Seyyid Ahmet Arvasi bu milletin aziz evlatlarını sizin gibilere karşı da müdafaa etmekle ne kadar haklı imiş. Evet zihniyeti böyle olan Ahmet Arvasinin cinsi de soyu da bellidir. Sahi sizin cinsiniz cibilliyetiniz nedir bay yazamaz?